Selam. Son dönemde sizi iki ayrı splitte gördüm ‘’ 4 Ways of Eastern Brutality’’ ve ‘’ Sick Alliance’’ bana göre her ikisi de gayet başarılı prodüksiyonlar peki oluşum süreçleri nasıldı?
Selamlar. Röportaj için teşekkür etmek isteriz öncelikle. Sorunun yanıtına gelecek olursak: İlk demo çalışmamız “Gayet Ciddiyiz!” sonrasında yurtdışından pek çok grup/kişi/şirket ile takas olaylarımız oldu. İtalya’dan yer altı DIY şirket Human Discount Records da bunlardan birisiydi. Sonrasında sahibi Marco bizi beğendiğini ve çıkaracağı bir split için grup aradığını, ilgilenip ilgilenmeyeceğimizi sordu. Biz de kabul ettik. İlk split çalışmamız “Sick Alliance” a giriş aşaması bu şekilde gelişti. Daha sonra Extreminal’den arkadaşımız Fatih bizimle iletişime geçerek onların da bir split projesi olduğunu söylediğinde seve seve katılmak istedik. Yurtiçi membalı bir split projesi zaten istiyorduk. “Sick Alliance”a 7 şarkı ile, “4 Ways of Eastern Brutality”ye de 2 şarkı ile katıldık. İkisi de bence güzel oldu, sonuçlardan memnunuz. Özellikle “4 Ways…” sunum açısından çok klas oldu. Konusu açılmışken emeği geçen herkese teşekkür & selam.
Albüm çalışmaları var mı peki? Ya da yakın gelecek planlarınızı neler oluşturuyor?
Bizim gibi bir grup için albüm yapmak aslına bakarsanız biraz da lüks diyebilirim, demo ve splitlerle yer altı / kendin pişir kendin ye mantığına uygun bir şekilde takılmak en güzeli. Yine de bir albüm fikrimiz var ama ileriki bir aşamada aklımızda olan bir şey. Şu anda öncelikli olarak Yünan grup Grogor ile beraber yapacağımız spliti tamamlamak istiyoruz. Bu sene içinde planladığımız bir projeydi bu ama bizim tarafımızdan mecbûri olarak geciktirildi. Bu yüzden ilk aşamada odaklanmak istediğimiz proje bu. Daha sonra tekrar bir konsept demo düşünüyoruz. Albüme ne zaman sıra gelir bilemiyorum ama belki o ana kadar elimizde olan bütün malzemelerin tekrar kaydedilmiş sürümlerini içeren, hem yeni bir şey sunan hem de derleme ayarında olan bir şeyler olabilir. Bunun üzerinde henüz kapsamlı olarak düşünmüş değiliz. Biraz da tabii ki masrafları paylaşmak isteyebilecek şirket durumlarına bağlı olabilir. Zamanı gelince hep beraber göreceğiz…
Rektal Tuşe grup ismi olarak hem çok marjinal bir fikir ve bir o kadar da ürkütücü bir durum 🙂 Fikir kime aitti peki?
Grubun isim babası aslen sevgili dostumuz Mehmet’tir. Onun birçok hekim akrabası var ve az çok tıbbî jargonla alakası var. Sanırım 2008’in başlarıydı, o tarihlerde grup benim aklımda bir proje olarak yer almaktaydı. Mehmet bu isimden bahsettiği zaman çok hoşuma gitti ve başlamaya karar verdim. Ama asıl ortaya bir şeyler çıkmaya başladığı zaman 2009’dur o yüzden grubun kuruluş tarihini 2009 olarak kabul ediyoruz. Bu isim hem eğlenceli hem de kinâyeli sözlere çok uygun. En baştan beri grubu Türkçe sözlerle devam ettirme gibi bir isteğim vardı –ki bunu kimi zaman İngilizce sözler / şarkı isimleri kullansak da genel olarak düşünürsek uyguluyoruz- bu yüzden ismin de Türkçe olması benim için önemliydi. İsmimizi seviyoruz, bununla ilgili sorunu olanlar bir Umut Sarıkaya karikatüründe de olduğu gibi annesinin makyaj aynasını alsın, kendi dünyasına çekilsin ve bizi rahat bıraksın hahaha
‘’4 Ways of Eastern Brutality’’ de yer alan ‘’Zile Basar Gibi’’ benim Rektal Tuşe favorim. Sizin için ayrı bir yere sahip bir çalışma var mı?
Aslında bakarsanız şu ana kadar yaptığımız bütün şarkıların ayrı bir yeri var benim için. Ama özellikle hangisi diye soracak olursanız “Gayet Ciddiyiz!” demosundan “Rektal Tuşe” şarkısının Rektal Tuşe’nin yapılan ilk şarkısı olduğu için ayrı bir yeri vardır. Ayrıca yine aynı demodan “Pamuk Gibi” ve “Sick Alliance” splitindeki “Sik Alyansı” şarkılarını da çok seviyorum.
Konserleriniz var mı bu sıra? Ayrıca konserlerinizde seyirci ile iletişiminizde en kilit parçanız olarak hangisini görüyorsunuz?
Planda bir konser görünmüyor ama çıkıp çalmak için fırsat kolluyoruz diyebilirim. Özellikle İstanbul’da bir konser istiyoruz. Şu ana kadar sadece tek konsere çıkma şansımız oldu, Ankara’da, ve gayet eğlendik. İnanıyorum ki izleyenleri de gayet eğlendirdik. Seyirciyi gaza getirecek özel bir parça sanırım yok ama mid-tempo şarkılar doğal olarak daha etkili olabiliyor.
Aynı zamanda Decimation grubunun da beynini oluşturuyorsunuz (Erkin ve Mert) Türkiye’de bu şartlar ve sıfır destek altında böylesine dünya metal piyasasında kıskanılacak iki grup yaratmayı nasıl başardınız?
Düşüncelerin için teşekkür ederim . Decimation grubunun beynini oluşturuyoruz demek belki de biraz bencilce olurdu, Decimation’da 5 tane ayrı beyin var çünkü. Zaten 2003-2004 yıllarından beri aktif olarak piyasada yer aldığı dönemde yaptıklarıyla kendi rengini belli etmiş bir grup ve eğer ki bugün bu gruba böyle bir sıfat yakıştırılıyorsa bu 5 ayrı beyin başta olmak üzere iyi kötü emeği geçen herkesin bir başarısı söz konusudur. Yaptığımız şey ise sevdiğimiz müziği çalmak ve en iyi şekilde temsil etmeye çalışmaktı ve hala da böyle. Bu grubun bir parçası olmaktan her zaman mutluluk ve gurur duydum. Rektal Tuşe’ye gelirsek, death metal dışında grindcore ve türevleri de eskiden beri severek dinlediğim ve takip ettiğim bir tarz olmuştur, bununla ilgili öncelerden beri bir şeyler yapmak zaten istiyordum ve bu Rektal Tuşe ile gerçek oldu. Tarzın takipçileri tarafından beğenildiğini öğrendiğimde gerçekten mutlu oluyorum. Şöyle toparlayayım, bence tarzında başarılı kabul edilen bir grubun arkasında her zaman aynı zamanda iyi dinleyiciler olan elemanlar bulunuyor. Dinlerken kendinizden geçmediğiniz ve ruhunu anlayamadığınız bir müziği ne kadar yetenekli olsanız da pek tabii ki iyi de icra edemezsiniz. Siz iyi olduktan ve yaptığınız işe aşık olduktan sonra ne şartlar ve de desteksizlik (hatta belki de köstek) size engel olabiliyor.
Tarzınızı anorektal grindcore olarak tanımlıyorsunuz? Yeni başlayanlar için anorektal grind nedir mesela 🙂 Dünyada buna örnek gruplar kimler?
Aslında anorektal grindcore diye bir tarz yok, biz tamamen kıçımızdan uydurduk bu tabiri hahaha. Ama eğlenceli bir tabir ve yaptığımız işlere ve ismimize uygun olduğunu düşünüyoruz. Dünyada bu konseptte bir sürü grup var, mesela isimleri “Rectal” ile başlayan… Bizden açık çek, bu hayali alt tarzı kendine yakın gören bütün gruplar gönül rahatlığıyla kullanabilirler 🙂
Siz neler dinlersiniz.. Dinleyenlerinize grindcore – porn grind – gore – slamming albümler tavsiye etmek ister misiniz?
Dinlediğimiz şeyler çok çeşitli, ben bütün ekstrem metal türleriyle ilgiliyim, hoşuma giden her şeyi dinleyebilirim. Ama ağırlıklı olarak dinlediğim tarzlar brutal death metal başta olmak üzere bütün death metal türevleri ve grindcore ve alt tarzları. Fırat da aynı şekilde. Mert aynı zamanda kayıt olaylarıyla da ilgili olduğu için yelpazesi daha geniş olabiliyor. Hatta en son elektronik zımbırtılara bile sarmıştı hahaha. Emin ise yeni nesil grupları dinlemekten daha çok hoşlanıyor. Böyle bir ortamda nasıl ortaya bu tarz bir şey çıkıyor diye sormayın bu yanıt için hazırlıklı değilim hahaha. Tavsiye edilecek çok şey var aslında, zaten bu tarzların takipçileri illa ki sevdiği grupları takip ediyorlardır ama ufak birkaç şey de ben söyleyeyim. Ben İsveç stili grindcore’a hastayım bu yüzden grindcore manyaklarına Rotten Sound, Gadget, Afgrund gibi gruplara saldırmalarını şiddetle öneririm. Önümüzdeki günlerde Türkiye’ye de gelecek olan The Arson Project de çok başarılı bir grup. Yine The Decapitated Midgets son dönemlerde dinlediğim ve sevdiğim bir grup. Porngrind seveler Magistral Flatulences’a sardırabilirler. Biraz orijinal bir şey dinleyeyim diyenlere Fukpig’i önerebilirim. 2010’da tonlarca şahane brutal death metal albümü çıktı ayrıca, ülkemiz de dâhil olmak üzere, tek tek bunları sayamayacağım cidden ama yeni Mass Infection ve Destroying Divinity’yi dinleyin derim. Daha temiz seviyorsanız İngiliz Dyscarnate güzel albüm yapmış. Slamciler yeni Digested Flesh ep sini es geçmesin. Ep demişken Beneath the Massacre’ın son ep sini baya çok dinliyorum, kesin tavsiyedir o da. Dediğim gibi sayacak tonla şey var o yüzden uzatmayayım ben daha fazla… Son olarak yeni Decimation’ı da mutlaka alın hehe 😉
Yurtdışı ile bağlantılarınız ve tepkiler ne yönde?
Yurtdışı bağlantılarımız yeni bir grubun sahip olabileceği kadar. Bildiğiniz gibi grindcore tek kişilik projelere dahi indirgenilebilecek kadar büyük, koskoca bir derya deniz. O yüzden binlerce grup arasından kendinizi gösterip tanıtabilmeniz zor. Ama bu durum aynı zamandan birçok kafa adamla tanışabilmene ve takas gibi işlere girişebilmene yardımcı da oluyor. Biz de tahmin edebileceğiniz gibi internet üzerinden yazışmalar yapıyoruz. Ve şimdilik iyi kötü hedef kitleye ulaşıyoruz diyebilirim. Ama yeterli görüyor muyuz? Hayır. Yine de şu ana kadar gelen tepkiler oldukça tatmin ediciydi. Ve bu beni mutlu ediyor. Çünkü konsept olarak biraz geyik görünsek de tarzın kökenlerine bağlı kalıp en iyi şekilde temsil etmeye çalışan bir grubuz, bu yüzden örnekleri bol olan “evde canı sıkılmış gençler” imajını kendimize layık görmüyoruz. Bu yüzden özellikle de yurtdışından gelen tepkilerin iyi olması önemliydi benim için. Ne mutlu ki kafasının içi pislikle dolu olan bazı tipleri memnun etmiş görünüyoruz.
Peki madem karşımda doktorlar var 🙂 Klinik şefinizden bir reçete istiyorum; Türk metal piyasası nasıl adam edilir?
Yerli piyasa bu kafa yapısıyla zor adam olur. Bu saatten sonra ne reçete ne hekim kâr eder… Bununla ilgili bir çok yerde bir çok kere bir çok şey söylemişliğim zaten vardır, ki bunlar herkesin de artık bildiği şeyler ama arasından tekrar bir şeyi cımbızla çekip almak isterim. Ulan hadi hepsini zaten geçtim –ki bazıları hakikaten hak etmiyor bana göre- de en azından müziğini sevdiğiniz yerli grupların albümlerini / demolarını alın, konserlerine gelin be allahsızlar. Unutmayın ki sadece kendi odanızda metal tanrısısınız. Ha bir de ufak uyarı, brutal death metal / death-grind / grindcore ayrımını hala yapamayanları sokakta yakalayıp dövüyorlarmış.
Napalm Death coverınızı gayet başarılı buldum. Yeni cover planınız var mı? Ya da çalmaktan keyif aldığınız çalışmalar neler?
Teşekkürler. Napalm Death coverladığımız gerçek anlamda ilk grup. Aslında daha değişik çevrelerden değişik şeyler coverlamak daha çok hoşumuza gidiyor. İlerde de bunu yapmaya devam edeceğiz; yine tarzla alakalı bir grup coverlarmıyız bilmiyorum ama neden olmasın.
Sizi yeni dinlemeye başladım. Bu yüzden daha sonra sormak istediğim birçok soru gelecektir aklıma bunları ilerde albümünüz çıkınca sorarım umarım (albüm beklediğimi de araya sıkıştırırım böyle :)) Teşekkür ederim zaman ayırdığınız için. Son olarak Extreminal okuruna ne iletmek istersiniz?
Biz de teşekkür ederiz röportaj için. Extreminal okuruna şunu iletmek isterim, bu sitenin ve adamların emeğine saygı duyun ve değerini bilin. Kimse bunu kıç yalamak ya da arkadaş kayırmak gibi görmesin, görse de skimde değil gerçi ama şunu söyleyeyim Türkiye’de ne webzine’ler gördük yitip gitti ama Extreminal hala direniyor, bu duruş gerçekten saygı duymayı hak edecek bir şey bence. Rektal Tuşe’yi takibe devam edin, daha yolun başındayız, daha iyi işler yapacağız. İletişime geçmek için aşağıdaki adresleri kullanabilirsiniz:
[email protected]
www.myspace.com/rektaltuse
Görüşmek üzere.
