Merhaba Kelly! Nasıl gidiyor ve PESSIMIST yakasından haberler nedir?
Selamlar Orthodox! PESSIMIST ile ilgili en yeni haberimiz, yeniden birleşen orijinal ekibimizle beraber sahne aldığımız Rhode Island Providence’daki New England Deathfest’ten yeni döndük ve Pathos Productions ve Deathgasm Records işbirliğiyle yeni bir albüm yayınladık, “ Evolution Unto Evil” .
Yeniden birleşmenizi ve yeni işlerinizi kutlarız. 2002 yılı başından itibaren bazı kadro değişiklikleri yaşadınız ve 2003’te sen gruptan ayrılınca PESSIMIST 2 yıllık bir ayrılık süreci yaşadı. Neden PESSIMIST’i dağıttın? Ve bu dağılma ve yeniden geri dönüşle ilgili düşüncelerin nelerdir? Eski Diabolic üyeleri ile bazı projeler yaptınız ama şimdi bunlar bitti ve PESSIMIST için geri döndün değil mi?
2002 yılında PESSIMIST üçüncü albümümüz olan “Slaughtering the Faithfull” ‘u çıkardık ,içinde NJ “Metal Meltdown”, New England Metal & Hardcore Festival gibi pek çok festivalde çaldık. MORBID ANGEL, CANNIBAL CORPSE, DARK FUNERAL ve INCANTATION’la bir iki iş yaptık. Arada grup yeni PESSIMIST albümü için mola veriyorduk. Gerçekte ise bazı kadro değişiklikleri oldu, üç albümden ve yaptıklarımızdan sonra mola zamanıydı. O esnada özel hayatımda da bazı değişiklikler oluyordu. 2003 yılında Tampa’ya taşındım ve eski DIABOLIC üyeleri ile yeni bir grup kurduk, UNHOLY GHOST! Ben de PESSIMIST’i biraz beklemeye almaya karar verdim. UNHOLY GHOST çok hızlı bir başlangıç yaptı. Üç şarkılık bir demo yayınladık ve çıkış albümümüz “Torrential Reign”’i yayınlayan Century Media/Olympic Records ile bir anlaşma yaptık. Bir sürü iyi eleştiri aldık, radyo programları ve dünyanın pek çok yerinden dergilerle röportaj yaptık. Hatta benim de yazmaya yardımcı olduğum Under Existence şarkısı için kendi video klipimizin prodüktörlüğünü yaptık. Snakenet Metalfest, Las Vegas Metalfest, Tampa’daki Sun’n’Steel Metalfest ve Los Angeles’daki "Gathering of the Bestial Legions" gibi pek çok önemli festivale katıldık. Grup iyi gidiyordu ama ben sonunda, aslında yeni PESSIMIST albümü için bir şeyler yazmaya devam etmek adına 2005 yılında UNHOLY GHOST’tan ayrıldım. Ama onun yerine Paul Ouellette ve daha önce UNHOLY GHOST’ta da çalan davulcu Aantar Coates ile beraber yeniden şekil alan DIABOLIC grubuna dâhil olma şansı yakaladım. 2007’deki ufak aranın haricined 2006 yılından beri tam zamanlı olarak DIABOLIC için çalıyorum dolayısı son birkaç yıldır DIABOLIC benim için öncelik ve odak noktası oldu. Pek çok festivalde beraber yer aldık mesela Los Angeles’daki "Gathering of the Bestial Legions" hem de POSSESSED ile beraber, sonra Cadılar bayramında SIX FEET UNDER’ın açılış grubuyduk. 2007 yılında DIABOLIC’in “Possessed by Death” EP’i için gitar çaldım. Daha sonra bu EP Deatgasm Records tarafından 2008’deki “Chaos in Hell” EP’i ile beraber CD olarak yayımlandı. Şu an yeni DIABOLIC albümü için şarkı yazıyoruz ki kendisi önümüzdeki sene içinde çıkacak!! Bununla beraber canlı performanslarda mesela FLourida’dan Black/Death Metal grubu EQUINOX’a destek veriyorum. Aynı şekilde 2008 Temmuz ayında ANGELCORPSE için “Lightning Death Descends West Coast Tour”’da çaldım. Bu yılın başında yeni şarkılar öğrenmek için zaman harcadım ve MORBID ANGEL seçmelerine katılma şansı yakaladım. Dolayısı diğer projeler yüzünden çok yoğunum. Bu yüzden PESSIMIST asıl kadrosunun birleşmesi, asıl PESSIMIST solisti olan Rob Kline ile iletişime geçmem sonrasında bu senenin başına kadar gerçekleşemedi.
Biraz da geçmişinizden bahsedelim. 15 yıllık bir grup olmanıza rağmen sadece 3 albümünüz ve bir demonuz ve bir sürü yayınlanmamış şarkınız var. Uzun kariyere rağmen birkaç albüm ve demo olmasının sebebi nedir? Bence yetenek ve bitmeyen ilhamınızı yeni bir albüm ya da benzeri için kullanmanız şart.
Aslında, PESSIMIST kurulduğu 1993’ten 2003’e kadar faaldi yaklaşık 10 yıldır faaldi. Aralarında 1993’deki “Dark Reality” demosu ve 1995 deki demo/EP “Absence of Light”, ki kendisi 1997’de Lost Disciple ile anlaşma yapmadan tanınmamızı sağlamıştır, gibi birkaç demo yayınlamıştık. Ayrıca “Visionaries of the Macabre” karma albümü için daya önce yayınlanmamış bir parça kaydetmiştik. KREATOR, DEATH, MEGADEATH ve POSSESSED gibi efsaneler için bir tribute albüm yaptık. Ayrıca “Cult of the Initiated” için kaydettiğimiz şarkılar ve introlar vardı ama hiçbir zaman şimdiye kadar hiçbir zaman albüm haline gelmedi. Bu aslında “Evolution Unto Evil”’ı yayınlamayı isteyişimizin temel sebebidir. Hayranlarımıza, yaptığımız diğer kayıtları, yeniden yorumlarımızı ve dahası nadir ve demo şarkılarımızı ve daha önce hiç yayınlanmamış şarkıları dinleme şansı tanımak istiyoruz. “Evolution Unto Evil” ismi de grubun bir nevi tarihçesini temsil ediyor. Bu yüzden ilk zamanlarımızdaki demolarımıza da yer verdik.
İlk zamanlarınıza geri dönersek, PESSIMIST’i nasıl oluşturdunuz? İlk zamanlarınız nasıldı?
Başlarda PESSIMIST her zaman canlı performans grubuydu. Önceleri pek çok yerel gösteride çaldık daha sonra eyalet dışına çıktık. 1993’de grup yeni oluşurken OBITUARY’den “Killing Time”, SEPULTURA’dan “ Desperate Cries” ve “ FEAR FACTORY’den “Scapegoat” gibi pek çok şarkıyı yeniden yorumladık. Zamanla daha çok ulusal grubun konserlerinde açılışları yapmaya başladık ve oradan iş büyüdü. İlk PESSIMIST tshirtlerini ve demo kopyalarımızı hep kendi ellerimizle yaptık. O zamanlar el altından ilerliyordu, pek çok gruba mektup yazdık, tüm dünyadan amatör dergilere yazdık, ilan, kaset vs. değiş-tokuşu yaptık. 1995’deki EP/Demomuz “Absence of Light”’dan sonra Metal Maniacs ve Wild Rag gibi dergilerden yorumlar aldık ve daha büyük gruplar için açılış gösterileri yaparak biraz isim hakkı edinmeye başladık.
Siz tabii ki acımasızlığınızla Unholy Death Metal içinde farklı bir gruptunuz. Çünkü genelde Brutal Death Metal yapan gruplarda, boynuzlar, ölüm, kesip biçme ve işkence öğeleri görürüz. Ama siz şarkılarınızda kutsala karşıt şarkı sözleri seçtiniz. Bunun sebebi nedir? Sizin müziğinizin temel bileşenleri nedir?
Biz de tabi SLAYER, POSSESSED gibi şeytani grupları dinleyerek büyüdük. Tabi bir de diğer şeytani şarkı sözlerine sahip MORBID ANGEL, DEICIDE ve IMMOLATION gibi Death Metal grupları da var dolayısı biz de gruplardan çokça esinlendik. Ayrıca şarkı sözlerinde, özellikle adli psikolog olan solistimiz Rob Kline ve onun deneyim ve çalışmaları sayesinde karanlık konular ve diğer şarkı içeriği ortaya çıkarılabildi. Bir de davulcumuz Chris Pernia’nın teknik Death Metal ve jazz etkileşimli çalma stili sayesinde, müziğimiz daha da benzersiz hale geldi. Sonuç, şeytani müzikler ve sözler acımasız ve teknik bir Death Metal oldu!
İlk gösterilerinizde INCANTATION, DEICIDE, SUFFOCAION vb. grupların açılış grubuydunuz. Bu grupların müziklerinden etkilendiniz mi?
Tabii ki! Müzik stilimiz ve 90’ların başındaki Death Metal hayranlığımız sebebiyle bu gruplarla sahneye çıkma şansı elde etmek bizim için çok önemliydi. Bu gruplardan bazıları Death Metal’in gerçek öncüleriydi, dolayısı ile bu gruplarla sahneye çıkmaktan guru duyuyorduk ve eminim müziğimizde bu grupların etkilerini duyabiliyorsunuzdur.
Ne zaman sizin albümünüzü dinlesem pek çok değişik riff solosu ve gitar tekniği duyuyorum. Bu değişken ve yüksek hızlı riff tekniğiniz, sololarınız ve davul ritmleri yüzünden sizi IMMOLATION ile karşılaştırıyorum. Sen de sizle IMMOLATION arasında benzerlikler görüyor musun?
Teşekkürler, bu çok büyük iltifat! Tabii ki söz yazma stilleri ve gitar teknikleri yüzünden IMMOLATION benim en sevdiğim gruplardan biri, Ama ben müzikal bir benzerlik göremiyorum, en azından ilk iki albüm için. Ama üçüncü albüm, "Slaughtering the Faithful" hem gümbürdeyen davullar hem de hızlı teknik ve kaotik riffler yüzünden benzeyebilir…
İlk albümünüzden son albümünüze her zaman değişiklikleri fark ettim ve ne zaman sizin albümünüzü dinlesem “Evet, işte hastalık bu!” dedim. Bu müzikaliteyi nasıl elde ettiniz? Yeni şeyler ortaya çıkarmak grup için avantaj mıdır, dezavantaj mıdır?
PESSIMIST aynı albümü iki defa çıkarmak isteyen bir grup değil, umarım bazı benzerliklerin yanında her yeni albümdeki ilerlemeyi de fark edebilmişsinizdir. Sanırım buna, Black/Death/Thrash metal köklerimize ve etkilendiklerimize sadık kalarak erişebildik.
İlk kadronuzla yaptığınız 97 ve 99 yıllarındaki albümlerinizde Brutal ve Death Metal’in yanı sıra Black etkileri de hissediliyordu. Ancak 2000 yılında kadro değişikleri oldu. 2002 yılında üçüncü albümünüz “Slaughtering the Faithful”’da Black etkileri olmadan Brutal ve Death öğeleri dinledik. Bunu hakkında ne düşünüyorsun? Değişimin sebepleri nedir? Kadronun değişmesi mi yoksa yeni bir şeyler yapma isteği falan mı?
Aslında pek çok etkenin kombinasyonu diyebiliriz. Ama en önemlisi grubu önceki albümlere göre daha hızlı daha vahşi ve daha uç noktalara götürme isteiğim diyebiliriz. Ancak gruba yeni katılanların söz yazım sürecine katkıları da etkili oldu. Daha hızlı çalmaya gönüllü yeni bir davulcumuz ve şarkılarımızda daha gürültülü ritmlerimiz vardı. Bununla beraber "Slaugtering"’de yüksek, kulak tırmalayan Black Metal türevi vokaller de yapmadık. Sanırım bu farkedeceğiniz asıl ayrım olacak. Gitar olarak baktığınızda "Slaugtering" en iyi halimiz. Riff ve aranjmanları yazmak için çok vakit harcadım ve bana göre yazdığım en iyi ve hastalıklı gitr riffleriydi. ama ne yazık ki rifflerin bütün detayları kayıt yaparken mix içinde kayboldu gitti.
Erik Rutan bu albümün prodüktörlüğünü yaptı. Ses mühendisliğini de Erik Rutan, Derek Roddy ve sen yaptınız. Müziğiniz bu iki büyük isimden etkilendi mi?
Müzik ve sözlerimiz değişmedi ama kayıt ve yapım kesinlikle etkilendi. Erik’in stüdyosunda kayıt yapmak için Tampa’ya uçtuk. Bu bizim için önemli bir şeydi. O zamanlar Erik MORBID ANGEL için çalışıyordu, onlar da PANTERA ve SLAYER ile birlikte turdaydı. Bu yüzden HATE ETERNAL davulcusu Derek Roddy ile bateri, vokal ve deneme kayıtlarımızı yaptık. Erik turdan dönünce ben de Tampa ya geri dönerek, ritim gitarları kaydettim, gitarların aynı zamanda mühendisliğini de yaptım. Yani kayıt parçalarını ayarlayıp, sololarımı çalıp sonra düzenlemelerini yapıp bir sonraki parçaya geçip her şeyi tekrar yapıyordum. Bütün gün ritim parçalarını çalıştıktan sonra Erik akşam için evine döndü ve beni kelimenin tam anlamıyla stüdyoda sabaha kadar kilitledi. Bu yüzden sadece soloları çalıp bir mühendise kayıt yaptırmaktansa pek çok şeyi kendim yapmak zorunda kaldım. Bu anlamda olukça zorlu ancak öğretici bir deneyimdi. Ayrıca Erik, Marshall amplifikatörü ile beraber “Gateways” turunda kullandığı Yamaha gitarı kullanmamı istedi. İyi bir fikir gibi gözükse de daha önce çalmadığım değişik bir gitardı, sololarım için tremolo çubuğu yoktu ve amplifikatörden ilk iki PESSIMIST albümünden alışkın olduğum gitar seslerimi alamıyordum. Konu düzenlemelere gelince bu tamamen Erik’in düzenlemeleri ve yapımı. Ben olsam pek çok şeyi farklı yapardım ve ilk iki albüme benzerdi ve bazı önerilerde bulunmaya çalıştım. Ama sanırım Erik’in kafasında kaydın nasıl olması gerektiği zaten vardı, işte bu dinlediğiniz de bunların sonucu.
Kişisel olarak yeni ve eski PESSIMIST arasındaki farkları nasıl tanımlarsın? Hala eski işlerden memnun musun? Yoksa yeni şeyleri de kullanmak istiyor musun?
Tabii ki müziğimizin her albümde gelişmesi ve ilerlemesini isterim, daha iyi yapımlar vs ama bunun yanında PESSIMIST’in ünlü akılda kalan sözlerinin de devam etmeyi de isterim. Bu yüzden hazırlığını yaptığımız yeni albüm öncekilere benziyor ama kendi kişiliği de var. Orijinal ekiple tekrar çalacağım için çok heyecanlıyım! Yeni işleri ilk ili albümümüz “Cult of the Initiated” ve “Blood Fort he Gods” karışımı olarak anlatabilirim, bununla beraber üçüncü albümün hızı ve tekniği de var.
2005 yılında Tony haricindeki eski PESSIMIST ekibiyle bir araya geldiniz ve bu kıyametin ilk göstergesiydi. Sen, Chris ve Rob tekrar buluştunuz ve Kelly Conlon’da bas gitarda size katıldı. Bu buluşma nasıl gerçekleşti? Eski arkadaşlarla tekrar buluşmaktan memnun musun?
PESSIMIST davulcusu Chris Pernia ile yıllardır bağlantıyı kopartmamıştım. UNHOLLY GHOST’tan ayrıldıktan sonra 2005 yılında kısa bir süre bir araya geldik biraz eski şarkıları çaldık yeni riffler üzerinde çalıştık ama bir şey olduğu yoktu. Chris de birkaç yıl önce Florida’ya taşınan Rob’la bağlantıyı kesmemişti. Anlaşıldı ki artık ikimiz de Florida’da birkaç saat uzaklıkta yaşıyorduk! Bu sene başında Rob’la iletişime geçtim ve 8 yıl sonunda telefonda görüştük!!! Anlatacağımız çok şey vardı. Çok geçmeden bir toplantı ayarladık. Tekrar arkadaş olmak güzeldi çünkü 2000 yılında Rob gruptan ayrıldığında acı şeyler yaşamıştık. Yapacak bir şey yoktu kariyeri grubu engelliyordu ve ondan işten ayrılmasını istedik ama inan bana bu verilmesi zor bir karardı. Ancak şimdi bütün bunları geride bıraktık ve yeniden asıl ekibinin bir araya gelmesi ile ilgili konuşmaya başladık! Tek sıkıntımız asıl bas gitaristimiz Chris ve kardeşi Tony Pernia artık müzik yapmıyorlardı. Bu yüzden yerine birini bulmamız gerekiyordu. Şansa bakın MONSTROSITY’de yer alan ve DEATH’in “Symbolic” albümünde de çalmış iyi arkadaşım Kelly Conlon ile bağlantıyı koparmamıştım ve eğer bir basçıya ihtiyacımız varsa yarım edebileceğini söyledi! Onu aradım ve ne yapacağımızı söylediğimde hemen ilgilendi! Asıl basçımız Tony’nin çalma stili ile benzerliğinden ötürü Kelly grubumuza çok iyi uyum sağlıyordu! PESSIMIST’in tekrar bir araya geldiğini duyurduktan sonra New England Deathfest 2008’e davet edildik! Bu ekiple geçen ağustosta ilk gösterimize çıktık. NE Deathfest’08 Club HELL sahnesindeydik ve çok iyiydi! Şimdi de yeni albüm için şarkılar yazıyoruz.
Grupla ilgili bir şey sormak istiyorum. Grubun “esas oğlan”’ı kim?
Tabii ki de solistimiz, Rob Kline, “esas oğlan”’ımız.Rob gruptayken PESSIMIST’i canlı izleyen herkes onun çok iyi bir “esas oğlan” olduğunu söyleyecektir. İzleyiciyi şova katmayıgerçekten çok iyi bilir. İzleyen kalabalıktaki insanlar onunla etkileşime giriyor ki bu da bir canlı performans grubu için mükemmel bir şey. Daha iyi bir “esas oğlan” bulamazdık.
İlk albümlerde Rob sözleri yazıyordu sen de besteliyordun, son albümdeyse sözleri sen yazdın ve çoğunu besteledin. Şarkıları nasıl yazıp besteliyorsun? Şarkıları yazarken nasıl duygular içinde oluyorsun?
Açık olmak gerekirse “Salughterin the Faithful”’daki sözlerin büyük bir kısmı o zamanki basçımız Reaper tarafından yazıldı. Ama benim yazdığım ya da yazımına yardım ettiğim şarkılar da vardı. “Slaughtering” için yazdığım dönemde kişisel hayatımda pek çok kızgınlık ve nefret vardı bu hem sözlerde hem de müzikte kendine yer buldu. Ayrıca “Slaughtering”’de bazı şarkıları bateri etrafında şekillendirdik bu da grup için yeni bir şarkı yazma yaklaşımıydı. Genelde diğer albümlerimizde benim yazdığım bazı rifflerle başlar daha sonra şarkının iskeletini oluşturana kadar Chris’le beraber bateri aranjmanlarını çalışırdık.Ondan sonra genelde ben şarkının ismini bulurdum ya da Rob’un şarkı ile ilgili fikirleri olurdu, sonra gitar ve davul parçalarını oluştururduk ve Rob da bunun üzerine şarkı sözlerini oturturdu. Ama bunun öyle değişmez ana hatları yok tabii, yani birimizin bir şarkı, bir intro ya da riff fikri varsa onun üzerinde çalışarak da şarkı oluşturabiliyoruz, bunu da deneriz… Aslında şarkıya bağlı bir şey bu!!!
PESSIMIST’in ya da senin şarkılarını hangi gruplar etkiledi?
En çok 90’lı yılların başındaki Death Metal’den etkilendik ve hayranlık duyduk. DEICIDE, CANNIBAL CORPSE, MORBID ANGEL , OBITUARY, SUFFOCATION gibi gruplardan ve ayrıca tabii ki Thrash efsaneleri SLAYER, POSSESSED, KREATOR, DESTRUCTION, SODOM vb. Ayrıca davulcumuz Chris, ATHEIST, DEATH, CYNIC gibi teknik Death Metal gruplarından çokça etkilenmiştir.
Yeni albümle ilgili bir şey sormak istiyorum. Yayınlamamış işlerinizi toplama bir albümde birleştirmeye nasıl karar verdiniz? Bu albümü yeni şirketle çıkardınız. Bu albümü yeniden başlamak için mi yaptınız yoksa siz yeni şirketle devam ettiniz ve bunu şirket mi önerdi?
Aslında fikir tamamen bana ait. Bir süredir üzerinde düşünüyordum ve PESSIMIST’in şu yada bu sebeple albüm haline gelmemiş ya da yayınlanmamış ve nadir olan ne kadar çok malzemesi olduğunu fark ettim. Bununla beraber başlarda bizi etkileyenlere adadığımız yeniden yorumlar da vardı. Ben de bunları toplamaya başladım. Albümde olandan çok daha fazlasını elemek zorunda kaldım. Bazı canlı kayıtlar ve kabaca 4 şarkılık demomuz “Blood Fort he Gods” , daha önceki hiç yayınlanmayan demolarımızdan “Dark Reality II” ve hatta New York’ta canlı yayınlanan WNYU radyosundaki “Hellhole” programının canlı kayıtları bile var!!! Bunları daha çok daha önce hiç duymamış hayranlarımız ve kendi koleksiyonları için isteyen gerçek PESSIMIST hayranları için bir araya getirdim. Başlarda küçük bir projeydi, Modbid Subculute Mike Fortier adında bir sanatçı buldum ve kapak ve iç tasarımları için fikirler üzerinde çalışmaya başladık. Normalde albümü kendim yapacak ve BLACK MASS’ten arkadaşım Ivan yönetimindeki Grim Nocturnal ile ortak yayınlayacaktım. Albüm toparlanmaya başladıkça, fikrimi daha önceki şirketimiz Lost Disciple Recs!in önerdiği Pathos Productions’la ve sonunda da DIABOLIC albümünü yayınlamış olan Deathgasm Recs’la paylaştım çünkü bize daha iyi reklam ve dağıtım sağlayabilirlerdi. Sonuç olarak, bir yıldan fazladır çalıştığım projenin toparlanmasından gayet memnunum ve hayranların tepkileri çok iyiydi!!
Hayranlarınızın bu albüm ya da yeniden bir araya gelmenizle ilgili tepkileri/yorumları/geri dönüşleri nasıldı?
Hayranlar muhteşemdi. Herkes geri dönüşümüz için çok destek oldu ve hayranlar yeni PESSIMIST’ten daha fazlasını istiyorlar. Amerika’da ve dünyanın çeşitli yerlerinde bazı üniversite radyolarında yer aldık hatta New York’da CMJ Loud Rock listelerinde ilk 10’a girdik!! Basından "Evolution Unto Evil" albümü için değişik tepkiler aldık ama daha önce de söylediğim gibi bu albüm gerçek PESSIMIST hayranları için yapılmış bir albümdü. New England Death Fest’te şarkı söylemeyi bitirdiğimizde bütün kalabalık “ PESSIMIST! PESSIMIST! PESSIMIST!” diye tezahurat yapmaya başladılar. Grubumuzun tarihinde daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim!!! Bu yüzden tabi ki hayranlarımız beğendi ve daha faza yeni PESSIMIST’ten istiyorlar diyebilirim!!!
Pek çok gösteri ve festivalde yer aldın pek çok grupla beraber çaldın, bu gruplardan kariyerinde unutulmaz olan hangisiydi?
Bence PESSIMIST’in yer aldığı en iyi konserlerden biri 1996’daki Maryland’deydi. Brandywine’deki Wilmer’s Parkta “Noize-Fest” adında bir günlük bir açık hava festivaline başvurup kabul edilmiştik!! Ana gruplar TESTAMENT, FORBIDDEN, SUFFOCATION, CROWBAR artı PESSIMIST, HORROR OF HORRORS ve diğerleriydi. Muhteşemdi!! Bir de kabul edildiğimiz Extremites Tour vardı. VADER, MONSTROSITY, BROKEN HOPE ve PESSIMIST!! Bu ikisi de çok iyi şovlardı ve kariyerimizin başlarında çok iyi yer edindiler ve tanınmamızı sağladılar. 1999’da Çek Cumhuriyeti ve Almanya’da gerçekleşen Avrupa Turunda FLESHLESS ve GODLESS TRUTH ile beraber yer almamız, New York’ta MORBID ANGER ve IMMOLATION’ın açılış grubu olmamız, Jaxx’te DEICIDE, DARK FUNERAL ve CANNIBAL CORPSE için açılış yapmamız, TX ve L.A. de “November to Dismember” çalmamız ve 1998’de Milwaukee Metalfest’te DESTRUCTION, EMPEROR, SUFFCATION ve CRYPTOPSY gibi süper gruplarla beraber yer almamız diğer önemli anlarımızdı…
Tabii ki dünyanın çeşitli yerlerinde pek çok önemli festivalde yer aldınız. Ama Maryland Death Fest gibi çok önemli bir festivalde yer almadınız. Maryland Baltimore’den bir grup olmanıza rağmen kendi memleketinizdeki festivalde yer almayan tek gruptunuz değil mi? Neden sizi MDF’te göremedik?
Birkaç yıl önce MDF başladığında, PESSIMIST gösterilerde çalmaya ara vermişti. 2003 yılında Florida’ya taşınmış ve tam zamanlı olarak UNHOLY GHOST’ta çalıyordum!! Festivale davet edilebilirdik ama o zamanlar durmuştuk ve gösterilere çıkmıyorduk. Ama Rob Chris ve Tony’nin PSYCHOTOGEN diye bir grupları daha vardı ve MDF’te çaldılar!! PESSIMIST hali hazıra 2009 içinde iki festival için davet aldı dolayısı ile gösterilerde çalmaya geri döndük. Belki bir gün MD Death Fest’te de çalarız.
Death Metal tarihi için ne düşünüyorsun? İlk zamandan bu zamana Death Metal tarih içinde nasıl değişti?
İlk günden bugüne çok değişiklik oldu. Gruplar değişti, müzik değişti, çok önemli albümler çıktı. O zamandan beri müzik endüstrisinin çalışma şekli de çok değişti. İlk başladığımızda internet diye bir şey yoktu. El altından kaset ve ilan değiş tokuşu ortama girip adınızı duyurabilmek için kullanabileceğiniz yöntemlerdi. PESSIMIST ilk çıktığı zaman sürüyle önemli albüm çıkmıştı, : CANNIBAL CORPSE "Tomb of the Mutilated", DEICIDE "Legion", OBITUARY "The End Complete", liste uzar da uzar. modern DEATH METAL bu önceülerin haricinde kimse tarafından bu kadar değiştirilmemişti.
Death Metal grupları arasında PESSIMIST’in rütbesi nedir?
Buna nasıl cevap versem bilemiyorum. Yani PESSIMIST’in yeraltında ve Death Metal tarihinde bariz bir yeri var. 4 albümüz var ve hepsi de bağımsız plak şirketlerinden çıktı. Amerika’da ve 1999’da Avrupa’da yüzlerce şova çıktık pek çok ulusal grubun açılışını yaptık. Hiçbir zaman bir turda başrol oynamadık ya da MTV’de bir klibimiz gibi bir şey olmadı. Bizi diğer gruplarla karşılaştırmıyorum ya da başarılarımızı diğer gruplarla ölçmüyorum. Hayranlardan ve yeni grup kuran çocuklardan, onların hayatlarını etkileyip PESSIMIST sayesinde Death Metal’e başladıklarına dair mesajlar alıyorum ve bu benim için inanılmaz bir şey!!!
Şimdi biraz kişisel sorulara geçelim
– En iyi 3 grubun kimler?
Bir sürü favori grubum olduğu için bu çok zor bir soru!! Ama 3 tane seçmem gerekirse SLAYER, DARK ANGEL ve DEVASTATION derim.
-Sahip olduğun en iyi albüm hangisi?
Birkaç tane tüm zamanların en iyisi var, bazıları şunlar: SUFFOCATION "Effigy of the Forgotten", SLAYER "Reign in Blood", "Hell Awaits" ve "South of Heaven", DARK ANGEL "Time Does Not Heal", DEVASTATION "Idolatry", DESTRUCTION "Eternal Devastation"… Ve KING DIAMOND "Conspiracy"!
-Sen tabii ki büyük bir gitaristsin ama senin tüm dünyadaki en iyi gitaristtin kim?
Sağ ol! Pek çok favori gitaristim var ama en önemlisi KING DIAMOND’dan Andy LaRouge!!! Ayrıca, Ralph Santolla (OBITUARY), James Murphy (DISINCARNATE), Trey Azagthoth (MORBID ANGEL), Rocky George (SUICIDAL!), Terrence Hobbs (SUFFOCATION), Robert Vigna (IMMOLATION), Alex Skolnick (TESTAMENT), Eric ve Brian Hoffman (DEICIDE), Glen Tipton & K.K. Downing (JUDAS PRIEST!), Yngwie Malmsteen, Michael Angelo (SPEED KILLS!!), Randy Rhoads, The Great Kat, George Lynch, Marty Friedman, Steve Vai, Jeff Hanneman ve Kerry King (SLAYER!!!) gibi gitaristler de var.
Son sorularıma gelince. Yakın gelecekte PESSIMIST’ten neler bekleyebiliriz? Yeni albümün çalışmaları nasıl gidiyor? Müziğiniz de ya da diğer şeylerde değişiklikler beklemeliyiz?
Yeni albüm için yazım çizime başladık!! Hatta geçen hafta Kelly Conlon’la beraber onun ev stüdyosunda bazı gitar ve bas parçaları üzerinde çalışmaya başladık. Kelly C.’nin üzerinde çalıştığımız bazı riffler ve aranjmanları var, ayrıca benim de şarkı olmayı hak eden bazı rifflerim var. Bundan sonra biraz daha gitar parçaları üzerinde çalışıp örnekleri dinlemesi için Chris’e yollayacağım ve aranjmanlar üzerinde çalışmaya başlayacağız. Daha sonra onları Rob’a yollayacağız ki bazı şarkı ve söz fikirleri geliştirsin. Ama acelemiz yok, bu yavaş ilerleyen bir süreç ve ülkenin dört bir tarafına dağıldığımız için hayatımız ve diğer müzik projeleri ile meşgulüz.
Yeni şov ve tur ve festivaller için ne düşünüyorsun? Tur planlarınız var mı? Bunlar için tarihler belli mi?
PESSIMIST zaten 2009’da iki festivalden davet aldı. Biri Philadlephia’da diğeri de Almanya’da bir açık hava festivali!! Bunun haricinde pek bir şey yok ama yenilikler için web sitemizi takip etmeyi ihmal etmeyin.
Son bir soru, Türkiye’de de pek çok iyi hayranınız var. Türkiye deki Metal ortamı ya da Türk metal grupları ile ilgili bilginiz var mı?
Türkiye Metal ortamıyla ilgili bir şey bilmiyorum ama tavsiye edersiniz birkaç grubu seve seve dinleyebilirim!! Eminim Extreminal gibi iyi bir webzine sahibi olmak Türk Metal ortamına iyi geliyordur!
Son olarak! Kelly, bu ropörtajı okuyan hayranlarınıza ve Türkiye’deki takipçilerinize neler söylemek istersin?
Bizi yıllardır destekleyen hayranlarımıza teşekkür ederim! Pathos Prod/Deathgasm Recs’tan çıkan yeni albümümüz “Evolutionunto Evil” dinlemelerini tavsiye ederim. Bizi takip edin ve umarım tur da görüşürüz. İnternet sitelerimize bir bakınwww.pessimist.com ve MySpace sayfamız www.myspace.com/pessimist . KEEP MUSIC EVIL!!!! *
(Diğer projelerim içinwww.myspace.com/unholyghost vewww.myspace.com/diabolic666 adreslerine bir bakın)
Çeviren : Shirakahn
