Amerikalı kadaverik ve medikal manyaklarla yapmış olduğum bu güzel sohbeti siz Extreminal müdavimleriyle paylaşmaktan zevk duyarım. İşte gitar/vokal Jason Kocol eğlenceli samimi bir Impaled röportajı. İyi eğlenceler 😉
Selam ve röportaj için teşekkürler… Kendi kelimelerinizle röportaja bir başlangıç yapabilir misiniz lütfen…
Jason Kocol – Bzzntzzaert. Psphxocraepfszitiy. Ouehuejueguettnnn. Bunlar benim, Jason Kocol, benim diye iddia edebileceğim kelimelerden sadece birkaçı..
Türkiye’den ilk röportajınızmı bu?
Evet öyle! Bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim.
Müziğiniz ve Impaled’ın başlangıcı hakkında ne söylemek istersiniz?
Şunu söylemek istiyorum ki ; bence müziğimiz ve albümlerimiz her geçen yılla birlikte daha daha iyi bir hal alıyor.Impaled, iyi bir şaraba yada eski peynire çok benziyor. Tadımızın bunlardan kötü olması dışında…
Lirikleri yazarken ve çalarken ne düşünüyorsunuz? Bu duygular nereden geliyor?
Tüm lirikleri Ross ve Sean yazıyor yane ben çalarken ve söylerken düşünmeyi kesiyorum ‘’SEVGİLİ TANRIM, BU GERÇEKTEN GERÇEKTEN ZOR, BİRİ YARDIM ETSİN LÜTFEN.’’Fakat liriklerinin, kaba kuvvet olarak tahmin edilen günlük tecrübelerimiz hakkında söyleyecek çok şeyleri olduğundan şikayet etmiyorum.
’97 de bu kanlı yolculuğa başladınız, nasıldı? Grubu nasıl topladınız?
Duyduğuma göre, Sean ve Raul çok az bi parayla başlamışlar gruba.Bu tam bir death metal çulsuzluğuydu, gerisi temin edildi.Ross ve Leon del Muerte ile iyi bir uyum sağlayana kadar birkaç yetersiz eleman katıldı. Bu line up bir müddet sürdü , ve ben gruba katılmadan çok önce bu dört adamla yerel Impaled konserlerine gitmeye başladım.
’97 ve ’98 de 2 demonuz çıktı. Bu demolar hakkında ne söylemek istersiniz? Bunlar size bir yarar ve undergroundda isminizin yayılmasını sağladı mı?
Jason – Kesinlikle sağladı.Zaman zaman, bu demoları henüz duymamış insanlar için tekrar çıkarmamız yönünde hala teklifler geliyor. Gruptan birinde bunların kopyalarından kaldığından bile emin değilim, yani bunlar zamanın kum taneciklerinde sonsuza dek kaybolmuş olabilirler.
’99 da ultra lunatic Cephalic Carnage ile bir 7’’ splite imza attınız. Bu split ve kayıt süreci hakkında konuşalım birazda…
O zaman grupta olmadığım için splitin kayıt süreci hakkında gerçekten konuşamam ama gayet dostane bir ortam olduğunu tahmin ediyorum, bugün hala Cephalic Carnage’ tan birkaç eleman ile arkadaşız.
Ve ilk full-lenght, Engoreged ile splitten sonra çıktı. ’00 yılını nasıl geçirdiniz, bu split ve ilk patlamanız The Dead Shall Dead Remain’ i anlatır mısınız? Albüm ve bunu çıkarma sürecinde neler yaşadınız, ve dinleyicilerden, müzik otoritelerinden ve arkadaş çevrenizden gelen tepkiler ve geri dönüşler nasıl?
Bu split Engorged ve bizim aramızda güzel bir birliktelik meydana getirdi. Onlar, kuzeybatıdaki kardeş grubumuz gibiler.Bekleyin, Şuanda bir yıldan fazla bir süredir Sean resmi vokal oldu. Beklide onlara siyam ikiz grubumuz denmeli.
Diğer elemanlara göre The Dead Shall Dead Remain kayıt süreci gayet basitti; aşırı derecede sarhoş olmak, bass’ı yaklaşık yarım perde akortsuz hale getirmek, ve hayatınızda duyamayacağınız bir riff yaparak kaydı yönetmek. Bu faktörlere rağmen, bu hala insanların favori Impaled albümü. O zamandan beri tüm yaptıklarımızdan sonra bu bizim için sürpriz oldu.
’01 de grubun ‘’Choise Cuts’’ adında bir complation’ı oldu ve bu 7’’ complationda Impetigo ve Carcass’tan 2 cover bulunmakta, aynı yıl içinde grupta eleman değişikliği oldu. Leon del Muerte, gitarist/vokalist Andrew LaBarre ile yer değiştirdi. Bu süreç hakkında biraz bahsedermisiniz? Leon gruptan neden ayrıldı?
Leon gruptan ayrıldı çünkü underground rave DJ olarak kariyerine başlıyordu ve phat beatlerine odaklanması için zamana ihtiyacı wardı. Görünüşte bazı başka nedenlerde vardı ama bunlardan teki bana cazip geliyor. Aldığım istihbarata göre Andrew, Barre’i yetiştirdi —hehehe—
Bir gün gruba katıldı. Aynı zamanda kazıklarda yetiştirdi –ha!—fakat bunu benden duymadınız. Tamam, duymadınız.
Tamam dostum 😉 duymadım :p Bu arada, takvimler ’02 yılını gösterdiğinde Impaled en kanlı albümleri Mondo Medicale yi kaydetti ve bu albüm 84 ülkede yasaklandı. Bu albümden, çıkış sürecinden, dinleyicilerin tepkilerinden ve geri dönüşünden bahsedelim birazda… Ve bu sansürlü durumla ilgili ne düşünüyorsunuz? ( Bu arada Mondo Medicale benim en sevdiğim albüm ;))
İlk olarak, ‘’Mondo Medicale’’ çok iyi anlaşılmadı. Bence bunun nedeni ‘’ The Dead Shall Dead Remain’’in anlaşılması güç prodüksiyonu yüzünden bir grind albümü olarak algılanması, fakat gerçekten öyle değildi. Bu yüzden Mondo Medicale çıktığında insanlar yazılan şarkıları duyunca grubun tarzını değiştirdiğini düşündü. Hiçbir şey gerçeklerden uzak kalamazdı. Bu noktada, insanlar albümün tekrar dinlenmesinden sonra ciddi zihinsel kusurlara neden olacağını fark ettiler, bu nedenle 84 ülkede hemen yasaklandık. Bundan sonra, insanlar daha fazla haykırdılar. İnanın, sansür herkesin iyiliği için oldu. Gözlerinizin ve kulaklarınızın kanamasını istemezsiniz değil mi?
’03 yılı Impaled için farklı bir yıl oldu. O yıl çok fazla şey yaşadınız. Bir grup için anlatması zor bir hikaye ortaya çıktı, böylece İspanyanın Haemorrhage’i gündeme geldi ve 2003’ te Razor Records’tan çıkan split CD ‘’ Dementia Rex’’ için anlaşıldı. Fakat Andrew LaBarre bu tecrübeyi yaşayamadı, ve yerini gitarist/vokalist Jason Kocol’a bıraktı. O yılı nasıl geçirdiniz? Çok zor olmalı.
‘’ Dementia Rex’’ spliti Haemorrhage’den arkadaşlarla çalışmak için harika bir fırsattı. Kariyerine dikkat çeken bir restoran işletmecisi olarak devam etme zorunluluğu hissettiğinden, bu Andrew’un son albümü oldu doğrusu. Fakat bu durum bana gruba katılma ve Andrew’un gidişiyle grubun yaşadığı hayal kırıklığını hafife indirgeme fırsatı verdiğinden telaşa gerek kalmadı.
’04 yılı sizin için çok iyi geçti. Century Media Records ile bir anlaşma imzaladınız ve büyük grupların ligine giriş yaptınız. CM ile anlaşma nasıl gerçekleşti? Bu durumdan bahseder misiniz?
CM hiç beklemediğimiz bir anda bizimle kontak kurdu ve bu bizim için daha geniş bir dinleyici kitlesine ulaşmak için müthiş bir şans oldu. Daha fazla finansal destek aldığımızdan ve Bay Area efsaneleri Billy Anderson ve Trey Spruance ile çalışma şansı verdiğinden bu label bizim için iyi bir tecrübe oldu. Bu albümün kaydı çok çabuk ve eğlenceli oldu.
Label’ın bize yeterince dikkat çevirmediğini hissetmemiz ise kötü bir tecrübe oldu. Onlar tarafından hiçbir tura çıkarılmadık. Albüm çevresinde yaptığımız her şeyi kendi kurduğumuz kontaklar sayesinde yaptık. Yani, bu düşündüğümüz kadar yararlı olmadı aslında, fakat yapabileceğimizin en iyisini yaptık ozaman .
Mart 2005 te 3 ilave müzisyenle birlikte üçüncü Full- Lenght ‘’Dead After Life’’ kaydedildi ve Century Media Records dan çıktı. Albümde çello, keman ve keyboard kullanmak kimin fikriydi? Bu albüme tepkiler nasıl oldu? Bence bu çok farklı ve inanılmaz bir fikir. Bu albümü, kayıt ve yayınlanma sürecini anlatır mısınız biraz?
Çok çabuk yaptığımız için ‘’Dead After Life’’ epey karmaşık bir kayıt oldu.Trey orkestrasyon için mükemmel bir kulağa sahip, yani live telli çalgıları ve keyboard bölümlerini eklemek onun fikriydi. Stüdyoda müzisyenlerin okumasını kolaylaştırmak için bazı bölümleri ben yazdım. Ara parçaların çoğu bana ait olan Hhhhey Studios’ta bir kısmıda Trey’in stüdyosunda gerçekleşti. Tüm davulları, bass’ı ve rtim gitarları Billy ve Trey ile birlikte daha büyük bir stüdyoda kaydettik, lead gitarlar, vokaller ve yardımcı enstrümanlar ise Trey’in mekanında kaydedildi. Sonuç olarak, kayıt 10 gün sürdü. Death metal kaydı için oldukça can sıkıcı bir durum olan, her şarkı başına 40-50 müzik kaydı yaptığımızdan dolayı, uzun süren mixaj süreci oldu.
Grup Takip eden 2 yıl içinde grup bazı turlara katıldı ve birçok konser verdi. Özellikle Aborted ve Napalm Death ile olan konserler. Bu gruplar hakkında neler söylemek istersiniz? Özellikle Napalm Death ile birlikte çaldığınızda ne hissettiniz?
Aborted ile olan tur esnasında harika zaman geçirdik. Maryland Death Fest çerçevesindeve Amerika’nın güney kıyısında sadece 3 show yaptık, buna rağmen eğlenceli bir tecrübe oldu. Napalm Death ile tur yapmak olağanüstüydü, Onları dinleyebilmek sert bir sete dönüştü her geçen gece. Efsanevi oldukları şüphesiz. Bu unvanı hak ediyorlar. Onlarla yalnızca bir haftasını geçirebildiğimiz için turun daha uzun olmasını dilerdim sadece. Neyse ki, gelecekte onlarda isterse birlikte bir şeyler yapabiliriz.
Deeds of Flesh ile olan Avrupa turunuzdan ve General Surgery ile olan Japonya turunuzdan bahsedelim birazda. Bu turlardaki ambiyans nasıldı ve Amerikan kültürü dışındaki farklı kültürlere çaldığınızda neler hissettiniz?
2006 Avrupa turu grubun Amerika dışındaki ilk full-lenght turu oldu, ve bunun için gerçekten heyecanlıydık. Hemen her gün farklı bir ülkede çalmanın inanılmaz bir tecrübe olduğunu fark ettim. Avrupa turlarının Amerika turlarından daha misafirperver olduğunu da öğrendik, her akşam gelen ev yapımı yemeklere minnettarız. Her yerde, arkadaş canlısı ve nazik birçok insanla tanıştık ve bazı konserlerimizde insanların çok fazla katılımı oldu.
General Surgery ile olan Japonya turu harikaydı. Üç konserden fazla olmasını dilerdim sadece. Japon seyirciler gayet enerjik ve müziğimizi gerçekten takdir ediyorlar. General Surgery ve Butcher ABC ile turlarken harika zaman geçirdik, her iki grubun elemanlarıyla iyi arkadaşlıklar kurduk.
2007 yılında CM ile olan anlaşmanızı sona erdirdiniz ve Willowtip Records ile çalışmaya başladınız. Bu nasıl gerçekleşti? Ve CM ile aranızda neler yaşandı?
Destek azlığından dolayı CM dan ayrıldık. Willowtip bizi bünyelerine katmak için hazır ve gönüllüydü, ve onlarla konuştuktan sonra onların Impaled için mükemmel bir yuva olacağını fark ettik. Ve haklı çıktık; en başından beri bizim için sayısız promosyon yaptılar. Bu değişimi yaptığımız için memnunum.
’07 yılı 2 yıldan sonra Impaled ın dönüş yılı oldu, yeni albüm ve morgta yeni bir yolculuk 😛 Ve bence bu albüm diğer albümlerinizden daha farklı. Last Gasp den bahsedelim birazda. Onu nasıl kaydettiniz ve çıkış süreci nasıl oldu?
‘’ The Last Gasp’’ birkaç farklı yöntemle kaydedildi. Davulları arkadaşımız Brad Kobylczak’ ın Head Change Stüdyosunda kaydettik ettik ve diğer her şeyi ; bass, gitar, vokaller ve yardımcı enstrümanları Hhhhey Studios ta kaydettik. Davullar haricinde her şeyi kaydetme saatinde çalmadığımızdan dolayı kayıt çok zaman aldı. Bir şeyleri aceleye getirmediğimizden ve tam olarak istediğimiz soundu yakalayabildiğimiz için bunun bizim için en iyi yöntem olduğu kanıtlandı. Kayıt tamamlandıktan sonra Head Change’e geri döndük ve mix yapmak için yaklaşık bir ay harcadık. Daha sonra Mammoth Sound Mastering’ de arkadaşımız Dan Randall tarafından masteringi yapıldı. Şunu söyleyebilirimki; tüm işi evde yalnızca yakın arkadaşlarmızla çalışarak hallettik.
Ve Carcass’a geliyorum Carcass sizin için ne anlam ifade ediyor? Ve Carcass’ın üzerinizdeki etkisi nedir?
Carcass birçok kişi tarafından tanınan harika bir grup, fakat benim yaptığım müzik üzerindeki etkileri sıfır. Impaled özünde kendi liriksel görüntülerinden ve şarkı yazma tarzlarından esinleniyor. Geçen yıllar ve albümler boyunca Impaled birçok metal türünden etkilenerek kendi soundunu geliştirdi.
’97 den ’07 ye 10. yılınızı doldurdunuz. Bununla ilgili ne söylersiniz? Bir full-lenght çıkardınız fakat başka bir şeylerde yaptınız mı?
Hepimiz birbirimizi akşam yemeğine çıkardık ve birbirimize gümüş hediyeler verdik. Oldukça romantikti. 10. yıl dönümünüzde sizden de yapmanız beklenen şey bu değimli ?
Gelecekte Impaled dan ne tarz şeyler beklemeliyiz? Planlarınız ve düşünceleriniz neler? Yeni albümler için çalışıyormusunuz? Yada yeni turlara çıkmayı düşünüyor musunuz?
“The Last Gasp” in çıkışına destek için 2008 Mayıs ve Haziran ayları arasında Origin ile birlikte çıkacağımız bir Avrupa turunu yeni kesinleştirdik. Ondan sonra, en kısa zamanda Amerika genelinde bir şeyler yapacağız. Bu noktada, planlanmış birkaç festival ve hafta sonu turlarımız var fakat biz daha uzun süreli bir şeyler arıyoruz. Bizim hedefimiz, mümkün olduğunca dünyanın geri kalan bölümünü de turlamak.
Bu turlardan sonra gelecek albüm üzerinde çalışmaya başlayabiliriz belki. ‘’ The Last Gasp’’ in kayıt aşamalarından kalan kullanmadığımız birkaç şarkı, artı birkaçımızın yazdığı fakat henüz öğrenmediğimiz şarkılarda mevcut. Yani bu materyallerden bir şeyleri bir araya getirebiliriz.
Yeni kayıtlarınız ve şarkılarınız için soundunuzda bazı değişiklikler ve yenilikler beklemeli miyiz?
Ben, yaptığımız müziğe nazaran çok önemli değişiklikler beklemezdim bizden, fakat bence her albümle birlikte, kendimizi geliştiricez sadece.
Ve son soru. Türk müzik fanlarına kendiniz hakkında ne söylemek istersiniz? Türkiye ve Türk metal müziği hakkında neler biliyorsunuz?
Eğer bizi duymadıysanız ve albümlerimizden birine sahip değilseniz ‘’ The Last Gasp’’ i alın en kısa zamanda lütfen. Memnun oluruz. Gerçekten Türk metal müziği hakkında çok fazla şey bilmiyorum. Belki sen beni incelemeye değen bazı gruplar hakkında eğitebilirsin.
Tamam, Sonunda bitti. Röportaj ve keyifli cevaplarınız için teşekkür ediyorum.
İyi şanslar ve sizi Türkiye’de görmeyi umuyoruz.
Rica ederim! Tüm insanlığın ziyereti için dostane bir hatırlatıcı olan adreshttp://impaled.info
Sert kalın!!
Çeviri:Gnm Arda
