Kritikler

Horrocious – Depleted Light and the Death of Uniqueness

Osmose Productions – 2019 – Türkiye

2019 yılında Metal Müzik aleminde Dünya çapında patlama var ve bunun Türkiye yansıması adeta gurur verici. Bu noktada özellikle İstanbul/Kadıköy gruplarının üretkenliği ve çalışkanlığı şapka çıkarılası! Müzisyenler birden fazla grubun kadrosunda yer alıyor, çıkan her albüm, kaliteli ürün adeta diğer grupları da kamçılıyor. 2015´ten bu yana aktif olan Horrocious, nihayet ilk Full-length albümü ‘Depleted Light and the Death of Uniqueness ‘ i 25 Ekim´de Osmose Productions (Osmose gibi Extreme metal adına kült albümleri bize taşıyan bir firma ile anlaşmak ayrıca takdir edilmesi gereken bir başarı, Sarcophagus´un ardından Osmose ile anlaşan ikinci Türk gubu, çıta giderek yükseliyor) etiketiyle çıkardı.

Albümde toplam sekiz parça var ve toplamda 45.16 dakika uzunluğunda. HORROCIOUS ilk ürün olan ‘Obscure Dominance of Nothingness’ isimli demosunu 2015´te piyasaya sürmüştü. Aradan geçen 4 yıl beklemeye değmiş. HORROCIOUS insanı cehennem ateşi gibi cayır cayır yanan alevlerin içine atan, Kaotik atmosferi ile dinleyeni ilk parçadan, albümün sonuna kadar olduğu yere zımbalayan çok iyi bir Black Metal albümü ortaya koymuş. Bu formül, saf Black Metal üretmek için birçok grup tarafından
uygulanmıştır; ama cok azı başarıyı yakalayabiliyor. Bu noktadan albümü değerlendirdiğimizde Horrocious, çok güçlü bir iş ortaya koymuş.Bu çizgide devam ettikleri sürece hem memlekette hem yurt dışında isimlerinden sıkça söz ettirirler. Albümü bastan sonra ilk dinleyişimin ardından bende bıraktığı tad, 90´larda birçok Black Metal fanını kendisine köle eden Marduk´un “Nightwing” albümünü hatırlattı. Burada bir kopyadan bahsetmiyorum tabi, tonlar, gitar riffleri, vokalin rengi tamamen gruba özgü. Fakat ortaya konan işin kalitesini, albümü dinlememiş kişilerin zihninde bir resim çizmek için bu benzetmeyi kullanmak yanlış olmaz. Bu tarz Black Metal sevenler için 45 dakika belki biraz uzun gelebilir; ama ben hiç sıkılmadan albümü bir kac defa ard arda dinledim. Herhangi bir dikkat dağınıklığı yaşamadan albüm sonuna kadar dinletiyor kendini. Albüm altı dakikalık “Light Belongs to Our Heresy” ile kaos kapısını aralıyor ve bize ikinci dalga Black Metal´inden harika bir örnek sunuyor.

Akılda kalıcı harika agresif riffler, mitralyöz gibi saydıran davullar ve kendini ön plana cikaran çok iyi bass gitar tonları ile bağımlılık yapan kaotik bir harmoninin içinde kayboluyoruz. Özellikle Bass gitar için bir kaç şey söylemeliyim ki, Black Metal içinde kendini böyle ön plana çıkaran bass yazımına her zaman varım. Bunu hakkını vererek yapabilen çok az grup var. Davulların çalımına gelirsek; tonlamalar çok iyi, grubun bu konuda ki seçimi yerinde ve tarza uygun olmuş. Çalım performansını çok beğendim, albümün enerjisi ve hızı baştan sona kadar hiç düşmüyor, davullarda bu yıkımda ki görevini gayet iyi bir performansla yerine getirmiş. Albümün Lineup´ında davullarda Alexey Chernyavskya görünüyor. Sanirim İsviçre’de ikamet ediyor, aktif olarak devam eden diğer grubu ‘Eggs of Gomorrh’ daki bir kaç performansını izledim. Grubun Alexy ile yollarinin kesişmesi çok iyi olmuş, beraber çalışmaya devam etmeleri isabet olur. Vokaller ise ayrı bir olay, müzigi birebir
takip etmiyor ve kendi rotasını başarıyşa çiziyor. Her biri ayrı ayrı çok iyi performans sergileyen elemanlar çok iyi uyum yakalamış.

Böyle bir albümün varlığı beni çok mutlu etti. Underground piyasanin üretkenliğinin geldiği nokta muhtesem bir haz veriyor bana. Gerçi HORROCIOUS ve son yıllarda sivrilen diğer gruplar bizler için underground değil, Metal Müziğin nabzını tutan diğer ülkelerden bu
gruplari fark edenler ‘Underground’ ifadesini kullanabilir. Bizim için zaten bildiğimiz, konserlerinde her zaman yerimizi almak istediğimiz gruplar bunlar. Ve Horrocious bu gruplar arasındaki yerini almış bile. Ülkemizde metal müzik adına yapılan üretimler genelde Extreme Metal ekseninde, özellikle son yıllarda ezici çoğunluğa ulaştı. Horrocious´ta bunların arasına çok iyi bir örnek bırakıyor. Avrupa’nın ABD´nin en iyi underground ya da bilindik firmalarıyla çalışan, dergilerinde boy gösteren, sahnelerini performanslarıyla alt üst eden bu gruplar,memleketimizin büyüğü ağabeyleri tarafından genelde yoklarmış gibi muamele görsede, önemli olan Türkiye´de ki Extreme Metal dinleyicisinin varlığı ve grubuna sahip çıkmasıdır. Bu yılların ve ortaya konan ürünlerin kıymetinin bilinmesi gerekiyor. Başta bu
albüm olmak üzere ortaya konan diğer ürünleri takip edin ve fiziki olarak bu albümleri alın. Özellikle ekonominin bu denli kötü gidişatında, yurt dışından bir firma ile anlaşıp albüm çıkarabilme başarısını göstermiş her yerli grup bu desteği hak ediyor. Fakat burada dev gibi önümüzde duran ve beni mutlu eden asıl gerçeklik ise, bu grupları sadece yerli oldukları için değil, ortaya hayvan gibi güzel ürünler koydukları için destekleyin!

9/10

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu