Türkiye’de sevdiğim ve takip ettiğim, death metal denince aklıma gelen ilk gruplardan biri olan Hecatomb’un vokali Ulaş ile yeni albüm ve Hatesphere konseri öncesi yaptığım röportaj…
Hecatomb ne alemde, uzun süredir sesiniz çıkmıyor, Türkiye piyasasında takip ettiğim gruplardansınız, konser afişlerinde adınızı görmesem dağıldığınızı düşünecektim, ne var ne yok?
Ulaş: Evet, bir dönem pek çok kişi dağıldığımızı düşündü. Gerçekten de 2007’de bir ara 2 kişi kaldık. Ama Goremaster’ı kadroya katıp sessiz ve derinden gittik. 3. albümün parçalarını tamamladık ve şu an kayıttayız. Davul kaydı bitti ve gitar kayıtları yakında başlayacak. 2010 yılında Hecatomb’un 3. albümü bitmiş olacak. 2009 başından itibaren konserlere de başladık yeniden, Ankara ve İzmir’deki şovlar gerçekten çok tatmin ediciydi bizim için.
Kadronuz çok hareketli, çok fazla eleman değişikliği olmuş, bunun sebebi müzikal uyumsuzluklar mı yoksa kişisel mi?
Hem kişisel hem de müzikal diyebilirim, adamına göre değişiyor. Örneğin 2. albümde çalan davulcu Levent’le daha çok müzikal uyumsuzluklar ağır bastı. Gitarist Sertan’ın ise ayrılma nedeni kendini geliştirememesi ve grubun girdiği sürece ayak uyduramamasıdır. Diğer gitarist Onur’la hem müzikal hem de kişisel bazda bir takım sorunlar yaşadık. Eski gitarist şimdiki session basçı Umut’un ise sorumlulukla ve ciddiyetle ilgili sorunları var. Session olarak kalması bizim için daha iyi.
Goremaster’ın gruba katıldığı dönem bir çok spekilasyonlar oldu, forumlarda haberin yalan olduğu söylendi, tartışıldı, millet birbirine girdi, sonuç olarak herkese kapak oldu haberin yalan olmaması. Bu spekilasyonun nedeni konusunda bir fikrin var mı?
Açık konuşayım, bu spekülasyonların nedeni Goremaster’ın Cenotaph’tan ayrıldıktan sonra çalmaya başladığı thrash grubu Blaster’ın elemanı Tuğrul’dur. Benim Goremaster’la olan geçmişimi, tanışıklığımızın nereye dayandığını bilmeden forumlara ben askere gitmeden önce Goremaster beni kıramamış ve stüdyo çalışması yapmışız, aslında gruba girmemiş tarzında şeyler yazmış. Burada sorun, bu elemanın Goremaster’ın sadece kendi grubunda çalmasını istemesidir. Oysaki benim Goremaster’la tanışıklığım 1994’lere dayanır ve eski grubum Legion ve Goremaster’ın eski grubu Cenotaph o zamanlar beraber konserler vermiştir. Hecatomb konusunu ona ilk açtığımda direk olarak çalacağını söylemiştir. Yani Blaster elemanının Goremaster’a hiç sormadan forumlara bu tarz şeyler yazması gerçekten ancak bir Türk metal grup elemanının yapacağı cinsten bir tuhaflıktır. Onun dışındaki pek çok kişide Goremaster’ın bizimle çaldığına inanmak istemedi nedense. Ama şu anda Goremaster’la bir albüm yapıyoruz ve konserlere devam ediyoruz. Başka bir şey söylememe gerek yok herhalde.
"Decomposed In Hecatomb" (2003) ve "Impaled Apocalypse" (2006) arasındaki ilgi, albüm satışı farkı nedir? Grup açısından bir ilerleme söz konusu mu?
“Decomposed in Hecatomb” parçaları biraz daha Newyork stili, örneğin Dehumanized tarzı HC/Groovy elementler barındırıyor. “Impaled Apocalypse” ise çok daha old-school ve brutalitesi daha yüksek bir albüm. Bu durumun nedeni 2. albümün tüm parçalarını şu anki gitarist ama o albümde basçı olan Rıfat Şahin’in yapmış olması. İlk albümde gitarist Sertan ve davulcu Çağatay’ın etkisi daha fazla ve onlar daha çok aksak ve kesik çalınan rifleri seviyorlardı. “Impaled Apocalypse” daha iyi bir şekilde dağıtıldı. Ancak garip ama sevindirici olan “Decomposed in Hecatomb”un daha sıkı bir hayran kitlesi var ve hala konserlerde o albümden parçaları çalmamızı istiyorlar. Grup açısından asıl ilerleme ise şu an yaptığımız albümde fazlasıyla oldu bence.
Yeni albüm de aynı çizgide mi müzikal olarak?
Daha hızlı ama aynı çizgide tabii ki. Death metal fanlarının çok seveceğini düşünüyorum. Bu albüm en iyi albümümüz olacak.
Konsept, sözler?
Tüm parçalar savaşla ilgili. Biz de bu savaşın bir tarafındayız, hangi tarafında olduğumuzu albüm çıktığında görecek insanlar.
Yeni albüm kayıtları nasıl gidiyor, 2010’da yeni bir Hecatomb albümü dinleyecekmişiz, belli bir tarih, belli bir şirket var mı? Yine Poem’den mi çıkacak?
Kayıtlar çok iyi gidiyor. Davul kaydı bitti ve Goremaster – beklendiği gibi – “killer” bir performans sergiledi. Ankara’da Suicide frontmanı Erkan Tatoğlu’nun Midasın Kulaklığı stüdyosunda kaydettik davulları. Geri kalan enstrümanları ise İzmir’de Affliction gitaristi Kerem’in stüdyosu Frekans’ta kaydedeceğiz. Şu an ne tarih ne de belli bir şirket yok. Kayıttan sonra bakacağız duruma.
Konser yada albüm için yurt dışı sözleşmesi söz konusu mu?
Hayır, henüz böyle bir şey yok.
Çok iyi organizasyonlarda, çok sağlam gruplarla birlikte sahne aldınız, Türk’lerden soracağım kalmadı sanırım beraber çıktığınız, yabancı gruplardan şu gelse de beraber bi’ kazısak dediğiniz grup(lar) kimdir?
Genelde Amerikan death metal grupları. Suffocation, Morbid Angel, Cannibal Corpse sahnede müthiş bence. Ben kişisel olarak Deicide, Marduk, Zyklon, Bloodbath ve Unleashed ile de çalmayı çok isterdim.
Önümüzdeki hafta Hatesphere ile beraber sahne alacaksınız, konser için ve diğer konserler için yeni albümden parçalar çalacak mısınız, cover var mı?
Ağırlıklı olarak yeni albümden çalıyoruz zaten. Goremaster kendi yazdığı davulları çalmayı daha çok seviyor. Cover yok, bu konserde öyle bir düşüncemiz yok.
İzmir bir ara güzel müzik ortamı, konserleri olan bir şehirdi (diye biliyordum en azından), geçtiğimiz yaz bir konsere geldim içeride grup elemanları, organizasyon tayfası vs. dışında 10-15 kişi ya var ya yoktu, bana mı öyle denk geldi acaba yoksa oralar da mı suyunu çekti?
Evet, eskiden çok daha kalabalıktı İzmir konserleri. Bir kısırlaşma var. Dandik organizasyonlar nedeniyle belki de seyirci çok rağbet etmiyor artık. Eskiye oranla düştü seyirci ilgisi.
Vakit ve nakit darlığı yüzünden pek konser katılımı yapamıyorum şehir dışında, piyasadan biraz uzak kaldım, katıldığınız konserler nasıl, piyasa, dinleyici nasıl? Eskisi kadar azgın mı (!) ?
2007 ve 2008’de kadro sorunu ve askerlik gibi problemler nedeniyle hiç çalmadık. 2009’da tekrar çalmaya başladık ve çaldığımız konserlerde seyirci çok iyiydi. Ama 1992’den beri sahneye çıkan biri olarak “eskisi” kadar iyi olmadığını söylemeliyim.
Eskiden şık bir siteniz vardı şimdi kapanmış. Sadece myspace olsun yeter diyen gruplardansınız sanırım.. Tüm güzel şeyler gibi Myspace de geçtiğimiz günlerde yasaklandı, bu konuda ne düşünüyorsun? Sence sırada ne var ? 🙂
Bir süredir sadece myspace olsun yeter diyenlerdeniz ama belli olmaz, belki yeni albüm konseptinde bir site de açabiliriz. Yasaklar konusunda dünyanın en güzide ülkesindeyiz. Hukukun üstünlüğü diye diye daha ne hallere geleceğiz hep birlikte göreceğiz.
Peki başımıza daha neler gelecek sizce? 🙂
Önümüz karanlık. Sadece bu kadar söyleyeyim.
Soracaklarım tahminimden de fazla çıktı sanırım, hepsi bu kadar, son olarak söylemek istediğin bir şeyler var mı?
Birçok dandik internet sitesi yanında gerçekten destek olan sitelerden birisisiniz.
Desteğiniz ve röportaj için çok teşekkürler.
