Röportajlar

GORE OBSESSED

Extreminal’e hoş geldiniz öncelikli olarak okuyucularımıza grubunu kısaca tanıtmanı istiyorum ?
Extreminal okuyucularına selamlar! Gore Obsessed tek kişilik bir death&grind projesidir,türün ilk kurucularını örnek almıştır.Grubun şark sözlerini genelde eğlencelidir,korku filmleri,kişisel hastalıklı hikayeler, ölüm ve nekrofili olarak betimleyebilirim.Genel olarak drum-machine kullanıyorum fakat mekanik olmasından uzak durmaya çalışırım çünkü daha realistik ve olanaksal olması temel amacımdır.Vokallerde genelde efekt kullanmamaya çalışıyorum.(Coverlayacağım gruplara göre vokallere efekt verebiliyorum. )

Yeni splitiniz Türkiye’den Brutalcore grubu ile idi ,bu split hakkında neler düşünüyorsun ?
Brutalcore gibi bir grup ile split yapmak gerçekten onur verici bir durum çünkü gerçekten harika çocuklar,müziklerini çok seviyorum. Bu split için tamamen kazımasyon 7 parça kayıt etmiştim. Lirikler klasik korku filmlerinden etkileşimden ibaretti,ne klasik bir durum dimi, haha. İki grupta Mortician coverlarını bu splitte kullandı.”Slaugherhouse” filminin bir fanı olduğum için split kapağında bu filmden imajlara yer verdim.(Aslında slaughterhouse filminin afişini birazcık grindhouse şekline dönüştürdüm de denilebilir ) Bu splitin oluşumunda yardımları bulunan Anıl’a ve spliyi yayımlayan Extreminal’e çok büyük teşekkürler ederim.

G.O bildiğimiz gibi tek kişilik bir oluşum,daha önce bir grupla birlikte çaldıktan sonra mı tek kişilik bir proje yapma kararı aldın, bu daha kolay bir yöntem mi ?
Önceki zamanlarda birkaç grup deneyimim oldu,hep çabaladım ama karşımdaki insanlarda aynı ateşi göremedim. Müzik hakkında hep kafamda bir ışık parıldamıştır neden kendi başıma takılmıyorum,tüm kontrolü elime almıyorum şeklinde.. Tek kişilik bir grup olmanın olumlu yanlarını şöyle özetleyebilirim: Ne istiyorsam onu kayıt ediyorum. Devamlı şunu yapalım bunu yapalım diye başımda bik bik ötenler bulunmuyor. İyide olsa kötüde olsa bir gruba mal olmuyor mesela birileri grubu karalamaya çalıştığında bundan tüm grup elemanları etkileniyordu, tek başına olunca üstesinden gelmek daha kolay oluyor. Prodüksiyondan, kapak tasarımına kadar her şeyi kendi başına yapmak çok zevkli, photoshop ile korku filmleri afişlerini değiştirmekte gayet güzel bir şey, heheh. (Tabi ki tek başına her şeyi üstlenebilmek büyük bir yetenek ve yıllardır imrendiğim bir şey,tebrik ediyorum – Cenk)

Kayıtlarını genelde evinde mi yapıyorsun ?
Tabi ki tüm kayıtlarımı ev stüdyomda yapıyorum. Bence stüdyolara gidip extra para harcamaya gerek yok çünkü evimde istediğim an istediğim şeyi kayıt edebilirim. (Yanlış anlamayın sakın tüm enstrümanları çalabiliyorum)

Geçmiş çalışmalarına baktığımızda genel olarak split ve demolar hakim, albüm için bir şeyler düşünüyor musun, yoksa bu hep böyle devam edecek mi ?
Aslına bakarsanız kısa kayıtları (ep) uzun kayıtlara (album/lp) tercih ederim. Çünkü yaptığım parçalar ile bir split, bir kısa kayıt çıkarabilirim. Uzun uzun uğraşmayı sevmiyorum. 30 dakikalık bir şey yapacağıma 7-8 dakikalık bir split yaparım daha iyi yani. Ama böyle kısa kayıtlar yapmaya devam edeceğim. Tabi ki uzun kayıt bir albüm tercih ederim fakat böylesi daha iyi. Agothacles,Unholy Grave ve Nunslaughter fanıyım ve bildiğiniz gibi onlarında diskografileri böyle split albümler ile doludur.(Tek kişilik death/grind albümü çok fazla duyulmamış bir şey, aslında yaparsa ilgi görebilir fakat işi daha amatör ve kvlt olarak devam ettirmek istemesi de underground camiası olarak bizleri tatmin eder. – Cenk)

Yaptıkların ile herhangi bir firma ilgilendi mi şu ana dek ?
D.I.Y firmalar benimle ilgileniyor. Splitler için şu an profesyonel formatta “Rotten Flesh Eating” records ile temastayım. Kaset olarak da “No Future Prod” benim işlerime ilgi gösteriyor, sanırım yakında bu iki firmadan ilk profesyonel formatta ürünlerimi yayınlamış olacağım.
Ayrıca internet üzerinden ücretsiz download olarak ta yayınlamaya devam ediyorum.”Torn Flesh Records” tan benim ürünlerime ulaşabilirsiniz. Kendi internet distromda “Dis-Organ-Ized Records” orada da bulabilirsiniz.

Favori tek kişilik projelerin kimler ?
Aslına bakarsan takip ettiğim tek kişilik gruplarda benim tarzıma yakın gruplar : Bloodsoaked, Insidious Decrepancy, Putrid Pile, Severe Metastasis, Boy Gore.

Hangi gruplar seni death metal çalmak için gaza getirdi ?
Benim en sevdiğim ve örnek aldığım tek bir grup var o da IMPETIGO! Haemorrahge, NunSlaughter, Extreme Noise Terror, Jungle Rot, Agathocles ve Cripple Bastards gibi grupları da çok severim fakat IMPETIGO benim tek etkilendiğim gruptur. Death, Obituary, Napalm Death, Gut ve Brutal Truth gibi death metal klasiklerini unutmamak gerekiyor.

Şarkı sözlerinizin çoğunluğu korku filmlerinin getirdiklerinden oluşuyor, nedir bu takıntı, favori filmin nedir?
Favorilerimden bazıları Fulci’s Zombi 2 (Flesh Eating Zombies) bu filmde ömrümde görmediğim kadar iyi zombiler vardı. Özellikle zombilerin gözlerindeki solucanlar can alıcıydı, makyaj olarak süperdi diyebilirim. Diğer eğlenceli tarafı ise zombilerin biri bir köpek balığı ile kavga ediyordu, hahaha. Korku filmleri toplantısında bu filmdeki aktör ile tanışmıştım özellikle gözlerinden solucanlar fırlayan aktör çok efsaneydi.

Cannibal Holocaust : İtalyan orman yamyamlarının bu filmine hastayım, çünkü tüm zamanların en hasta yamyam filmiydi. Testere ve Hostel gibi modern saçmalıkları unutun bu film bir acayip beyler!

Texas Chainsaw Massacre: Orijinal bir baş yapıttır benim için .Deri kafa bence maskeli katillerin en karizmatiğidir. Derikafanın ilk katliam sahnesi basit ama bir o kadar da gelecek vaad edendir. 🙂

Maniac: Bu filmi severim çünkü baştan çıkarıcı ve bir o kadar da iç gıcıklayıcıdır.Frank Zito harikadır.Savini’nin gore sahneleri bir harikadır. Korku filmi fanatikleri mutlaka izlemeli.

Dawn of the Dead : Orijinal bir film daha ,yeniden yapılma versiyonlarını pek sevmem hatta hızlı koşan zombilere de pek alışkın değilimdir. Ama Fulci’nin zombilerini çok seviyorum, tam bir klasik. Hatta izlediğim ilk zombi filmidir,kalbimde iğrenç bir yere sahiptir.

Toxic Avenger, Street Trash, Slime City& Basket Case gibi 80’lerin filmlerine hastayım gerçekten. Yeni bir split üzerinde çalışıyorum tamamen bu ve bunun gibi klasiklere adanacak bir yapıt olacak.”Slime City Massacre” ismini vermeyi düşünüyorum.

The New York Ripper : Nasıl olurda bu filmi bilmezsin, gore,gore daha fazla gore,pislik,kan…Katilin aptal bir ördeksesi ile olan sahnesi , mutasyona uğramış bir el ,kadının amındaki kırılmış bir cam şişe, bu sahneleri asla unutamam .

The Beyond, House by the Cemetery, City of the Living Dead, Don’t Torture a Duckling, A Lizard in a Woman’s Skin, ohhh adamım hepsi de Fulci nin filmleri, Yaşasın Fulci.

Suspiria, Deep Red, Opera gibi Argento klasiklerinide unutmamalıyım.

Korku filmleri hastası biri olarak daha bahsetmem gereken o kadar çok şey var ki ,benimle konuşmak isterseniz sakın çekinmeyin !

Extreminal için son iletmek istediğin notlar neler?
Extreminal’e bana verdiği destek için sonsuz teşekkürler ediyorum.Eğer hala Gore Obssessed dinlemediyseniz Myspace’ten parçalarımı download edebilirsiniz. Underground’ı destekleyin, kazımaya devam !

www.truemetal.org/metalmagick/gore
www.myspace.com/goreobsessedmetal

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu