Extreminal Metal Magazine Yeni Grup Tanıtım Bölümü – Sayı 9
Geldik bir yeni sayıya daha.. Bu bölümü gerçekten keyifle yapıyorum. Her ne kadar beni okunma sayıları çok tatmin etmese de, grupları yeni insanlarla tanıştırmak gerçekten hoşuma giden bir durum teşkil ediyor. Bundan sonraki sayılarda video olarak devam etmeyi düşünüyorum. Videolarda kısa yorumlarım ve grupların bana yolladıkları şarkılara anlık verdiğim tepkilerden oluşan bir seri planlıyorum. Evet, Youtube üzerinde şarkı yayınladığımda telif hakkı uyarısından kanal para kazanamıyor ama kimin umurunda…
Siz de grubunuzu bize yollamak isterseniz: SubmitHub üzerinden bize ulaşabilirsiniz.
Yavaşça gruplara geçmeden önce, ufak çaplı hatırlatma yapmam gerekirse, bundan önceki 8 sayıyı Blog bölümümüzden okuyabilir ve dinleyebilirsiniz.
Fakat ben yine de önerilerinize açık olduğumu buradan belirtiyorum. Farklı bir format aklınıza geliyorsa, yine bana [email protected] adresinden yazabilirsiniz.
Haydi bakalım, listede bu hafta kimler var, sizin gibi ben de merak ediyorum…
Massafaction – Worldbetrayer
Massafaction, Berlin’den old school death metal grubu olarak bizlere ulaşıyor.
“Matematiksel denklemler ya da saçmalıklar içinde kaybolmak değil, doğrudan içimizden gelen müziği sunmak istiyoruz. Benediction ya da Bolt Thrower gibi gruplara saygı duruşunda bulunuyoruz.”
Bu nedenle 4 deneyimli müzisyen, Berlin’de birinci sınıf death metal yapabileceğini bir kez daha göstermek için bir araya geldi. Eski güzel ve kaliteli death metali yeni nesillere aktarmak amacıyla ilk albümlerini 2024 yılında yayınlayan grup, 2025 yılı içerisinde yeni bir albüm daha yayınlanacak. Tanınmış gruplardan konuk müzisyenleri de albümlerine davet eden grubun (Holy Moses, Necromorph, Reckless Manslaughter, Exa, vb.) mevcut kadrosunda hem profesyonel hem de yarı profesyonel müzisyenler yer alıyor.
Sascha Hermann – Vokaller
Steven Schubert – Gitarlar
Andreas Tölgyesy – Bas Gitar
Shumon Chakrabarti – Davul
Yritys – Anti Theist
Okuması oldukça zor isimli İsveçli depressive black metal grubu Yritys’in yeni kayıdı bize geçen hafta ulaştı. Bu kayıt hakkında grup tek bir kelime yazmamış, metal arşiv gibi sitelerde de bir bilgiye sahip değilim. En iyisi siz dinleyip karar verin.
Bana bir dönem Silencer, Shining, Bethelem gibi grupların parlattığı ve yaklaşık 10 yıl boyunca oldukça fazla grubun tarzına eklentiler yaparak geliştirdiği dönemi anımsattı. İmaj olarak kanlı sargı bezleri falan bağlamışlar…
Antipope – Sacrifice
Şarkı, Iphigenia’nın tanrıça Artemis’i yatıştırmak için kurban edilişinin öyküsünü anlatıyor. Şarkının sözleri İrlandalı yazar Sinead McGuigan ve Antipope’dan Mikko Myllykangas tarafından birlikte yazılmıştır. Progressive Metal ve Heavy metal temellerinde bir sounda sahip olan Antipope ile tanışmam yaklaşık 15 yıl önceye dayanıyor, ama benim aklımda kalan daha extreme bir tür yaptıklarıydı. Black metal çaldıklarını anımsıyorum, yanılıyorda olabilirim.
Bende House of Harlot isimli albümleri vardı ve evet o dönem black metal yapıyorlardı. Şu an tarz olarak oldukça farklılar.. Tavsiye ederim, oldukça kaliteli bestelere sahipler..
Doomherre – Eraser
Doomherre, Daniel Strachal (Lobotomy, Blindfold ve Brainwarp – eski Nihilist), Victor Takala (Eyekon, The Broke ve Katatonia’nın eski session elemanı) ve Max Collin (Lobotomy, Blindfold ve Votary – Hypocrisy & Dark Funeral’dan Masse Broberg’in yer aldığı bir death metal grubu) tarafından kurulmuş bir doom metal grubudur. İsveç’in Stockholm kentinden gelen kasvetli heavy metal üçlüsü Doomherre, bir sonraki favori grubunuz olmaya hazırlanıyor. Trouble, Candlemass, The Obsessed, Melvins, Sleep ve Celtic Frost gibi gruplara övgüler yağdıran grubun ilk tam uzunluktaki albümleri “Bonegoat”, yukarıda bahsi geçen grupların yanı sıra Pallbearer, Monolord, Crypt Sermon ve Cities of Mars gibi daha güncel grupların ya da genel olarak doom ve heavy metalin hayranlarına hitap edecek mutlak bir ezici güç olmayı vaat ediyor.
Grup bu şarkı için şunları söylüyor:
“Eraser”, Candlemass’ın ağırlığını, Clutch tarzı vokalleri ve efsanevi Carcass’tan esinlenen şarkı ortası solosunu harmanlayarak sizi sert bir şekilde vuracak ağır, riff dolu bir sound sunuyor. Şarkı, grubun net bir vizyona kilitlenmesi ve kalıcı bir iz bırakan saçma sapan bir metal marşı yaratmak için zahmetsizce iletişim kurmasıyla hızlı bir şekilde hazırlandı.
Lirik olarak “Eraser” dinleyicileri karanlık bir hikayeye götürüyor. Şarkının kahramanı gölgeli, kabataslak bir figür; kurbanlarının canını alan ve yüzlerini çalan, yakalanması zor ve potansiyel olarak ölümsüz bir karakter. Kısmen Game of Thrones’daki yüzü olmayan tarikattan esinlenen bu karakter, insanlığın yalanlarını gölgelerden gözlemleyerek defalarca kanunun pençesinden kaçıyor.
Doomherre, “Eraser’ı çok net bir vizyonla yaklaşık beş dakikada yazdık” diyor. “Her şeyin tıkır tıkır işlediği ve ortaya sağlam bir metal melodisinin çıktığı nadir anlardan biriydi.”
Wrath Of Fenrir – Einherjar
Avusturalya’dan Viking Etkili Melodik Death Metal yapan grubumuz Wrath of Fenrir, Einherjar isimli şarkısıyla bizlerle olacak, aşağıda grubun kendi cümleleri ile bu şarkı hakkındaki yorumlarını okuyabilir ve şarkılarını dinleyebilirsiniz.
“Az bilinen Antarktika Vikingleri soğuk kışlardan ve penguen diyetinden bıkmışlardı. Nihayet 2011 yılında ilk uzun gemilerini tamamladılar ve Avustralya kıyılarına doğru yelken açtılar. Batı Avustralya’daki Gerçek Kaya Ülkesi Fremantle’a göç ettiklerini bilmiyorlardı. AC/DC’nin evine. Müzikle yüzleşen grup, geçici bir ateşkes yapmayı kabul etti. Baltalarını ve kılıçlarını gitar ve amfilerle değiştirdiler ve rock yapmaya devam ettiler. Şimdilik anlaşma devam ediyor.”
Grubun son çalışması, İskandinav mitolojisinin kalbinde yer alan kıyamet hesaplaşması Ragnarok’a hazırlanmak için Valhalla’da her gün yeniden dirilen düşmüş savaşçılar Einherjar’a vahşi bir saygı duruşu niteliğinde.
Şarkı, bir Valkyrie’nin mızrağı gibi havayı yaran jilet keskinliğindeki gitar riffleri ile gırtlaktan gelen haykırışları birleştirerek yoğunluk yayıyor. “Ben tek kişilik bir orduyum” nakaratı bir savaş çığlığı, savaşın potasında dövülmüş bireyselliğin meydan okuyan bir marşı gibi duyuluyor. Ancak grup sadece yalnız savaşçıyı yüceltmekle kalmıyor; bu efsanevi savaşçıların kolektif ruhunu, ateşli iblis Surtur’dan Oskjomnir’in unutulmaz savaş alanına kadar imgelerle zengin bir anlatıya dönüştürüyor.
Wrath of Fenrir, mitolojik ihtişamı modern metalin ham enerjisiyle kusursuz bir şekilde birleştirerek Viking metalinin özünü hayata geçiriyor. “Einherjar” bir şarkıdan çok ölümsüzlerin saflarına katılmaya, nihai savaşa hazırlanmak için yeniden yükselmeye ve savaşmaya davet ediyor. Bu sadece başka bir metal parçası değil; Wrath of Fenrir’in sadece icracı değil, aynı zamanda destansı boyutlarda hikaye anlatıcıları olduğunu kanıtlayan sonik bir destan.
MagnaCult – Winds of Creation
MagnaCult, uzun yıllardır dikkate alınması gereken etkileyici bir groove death metal gücüdür ve yıllar içinde MagnaCult güçlü bir takipçi kitlesi oluşturmuştur. MagnaCult albümlerini tanıtmak için Avrupa’da Five Finger Death Punch, DevilDriver, Ill Niño, Nile, Kittie, Butcher Babies, Trivium, KING810, Whitechapel, Soulfly, Shadows Fall, Six Feet Under ve daha birçok grupla aynı sahneyi paylaştı. MagnaCult, enerjik şovlarıyla büyük sahneleri nasıl coşturacağını biliyor ve her canlı performansla Cult’larını büyütmeye devam ediyor.
MagnaCult, Winds of Creation’da ilahi bir buluşmanın ruhunu yakalıyor, maneviyatın ezici varlığını ve sıradan olanı olağanüstü olana dönüştürme yeteneğini keşfediyor. Sözler bir uyanış yolculuğunu anlatırken, Yaratılış Rüzgarları’nın canlı imgeleri yenilenme ve rehberlik için bir metafor olarak hizmet ediyor. Şarkının yapısı, güçlü dizeler, meditasyona dayalı bir nakarat ve hem kişisel hem de evrensel inancı somutlaştıran amansız bir enerji ile vahiy dalgaları gibi yükseliyor. Şarkıya eşlik eden video da bu temayı güçlendirerek izleyicileri ışık, gölge ve iç gözlem dünyasına sürükleyen çarpıcı bir görsel deneyim sunuyor
Hraefn – Research Into Infinity
2021 yılında kurulan Belçikalı ekip HRAEFN, pek çok alanı kapsayan zorlayıcı bir metal üçlüsü: heavy, stoner ve doom metalden yoğun bir şekilde etkilenen grup, kendilerini oldukça benzersiz bir müzik tarzıyla ifade ediyor. İsterseniz buna psychedelic doom n’ roll da diyebilirsiniz.
Bu yeni EP’lerinin açılış şarkısı. Stoner, doom ve heavy metalden beslenen ve duygusal, ürkütücü vokaller şarkıda büyük bir rol oynuyor. Özellikle bu şarkı, çok güzel geri vokallere sahip.
Nuutti Hannula Radianssi – Esipuhe kadotuksesta
Bir başka ismi zor okunan gruba sıra geldi. Tahmin edebileceğiniz üzere grubumuz Finlandiya’dan bizlere ulaştı ve Progressive Metal çalıyorlar. Eski Fireproven davulcusu ve besteci Nuutti Hannula’nın yeni grubudur. Grubun tarzı progresif metal, rock ve popun Fince sözlerle birleşiminden oluşuyor. Grubun diğer üyeleri gitaristler Matias Lehtoranta ve Teijo Tykkyläinen’dir.
“Lirik açıdan Esipuhe kadotuksesta, kişinin ruhunu Şeytan’a satması ile ilgilidir. Sözler, günümüzün kendini nesneleştirme ve ilgi çekme pratiğine dair bir metafor olarak anlaşılabilir; bu pratik en nihayetinde insanı yakar ve geride solmuş bir et yığınından başka bir şey bırakmaz. Şarkı aynı zamanda iyi ve kötü sorununu da yansıtıyor: bunlar sadece insanlar tarafından belirlenen, zamanın ilerlemesiyle değişen kültürel yapılar mı, yoksa insan psikolojisindeki değişmez gerçekler mi?”
Müzikal olarak, şarkı çok çeşitli zaman işareti değişiklikleri kullanıyor, öngörülemeyen ve huzursuz bir atmosfer yaratıyor, sadece kısa anlarda rahatlama sunuyor – ancak o zaman bile alışılmadık bir zaman işaretinde. Şarkının ana riff’i birkaç yıllık ve ancak şimdi yerini buldu. Şarkı, uzun süredir üzerinde çalışılmasına rağmen, belki de Old Nick’in rehberliğinde zahmetsizce bir araya geldi.
House of Minos – Bloody But Unbowed
House of Minos, Dallas, TX merkezli bir ekstrem metal grubudur ve eski tarz riffleri bazı modern soundla harmanlamayı amaçlamaktadır. Temaları ise dünyanın dört bir yanından mitoloji ve efsaneler etrafında şekilleniyor.
“Bloody but Unbowed” eski tarz heavy metal riffleri, operatik vokaller ve parçalayıcı gitar solosu içeriyor. Bu şarkı, zorlukların yaşandığı bir dönemde dayanıklılık bulmakla ilgili ve savaş, muharebe ve kahramanlık temaları içeriyor. King Diamond’dan Matt Thompson’ın da davulda yer aldığı parçanın miks ve mastering işlemleri Reeltimeaudio, TX’den Grammy ödüllü prodüktör Eric Delgard tarafından yapıldı.
Chainwind Ritual – Used, Disposed
Chainwind Ritual, 2021 yılının sonlarında İstanbul/Kadıköy’de çocukluk arkadaşları Kuzey Alemdar (vokal/ritm gitar) ve Haluk Arda Aslan (davul) tarafından yeni bir sound bulma ve yaratma vizyonuyla kuruldu. Sludge, groove ve doom gibi farklı türlerde denemeler yaparak kendilerine en çok uyan sound kombinasyonunu bulmaya çalıştılar. Arda Tosun birkaç ay sonra gruba lead gitarist olarak katıldı ve üçlü, grubun sound’unu ve gelecek albümü şekillendiren Chainwind Ritual, Into the Trees ve III’ü besteledi. 2022’nin başlarında Can Osmanağaoğlu’nun (bas) son eleman olarak katılmasıyla ilk albümlerinin geri kalanı üzerinde çalışmaya başladılar.
İlk albümleri “ Untitled I ”, günlük yaşamlarında tanık oldukları ve deneyimledikleri depresyon, baskı, bağımlılık, paranoya, rahatsızlık, izolasyon ve insan düşmanlığı gibi temalar etrafında dönüyor. İlk albümleri için uzun ve yoğun bir kayıt/mix sürecinden geçerek sound’larını mükemmelleştirdiler, kolaya kaçmayı reddettiler ve müzikal vizyonları için ısrarla çalıştılar.
İki şarkıdan oluşan yeni EP’leri Chainwind Ritual’ın ikinci çalışması. Untitled I albümüne kıyasla daha ağır ve organik olan EP, grubun sound’undaki olgunlaşmayı gözler önüne seriyor. “You Won’t Find Me There” ve ‘Used, Disposed’ şarkıları, grup üyelerinin duygu ve düşüncelerini alışılmışın dışında bir müzik tarzıyla harmanlayarak aktarıyor.
Rats Of Gomorrah – Rattenkönigin
Rats of Gomorrah (eski adıyla DIVIDE) 2009’dan bu yana Avrupa, Brezilya, Kolombiya, Şili, Ekvador ve hatta Hindistan’da turnelere çıkarak death metal yeraltı dünyasında fırtınalar estiriyor. 10 yılı aşkın grup geçmişi ve uluslararası tur tecrübesiyle Rats of Gomorrah, iki müzisyenin tam bir yıkım yaratmak için fazlasıyla yeterli olduğunu etkileyici bir şekilde gösteriyor. Grubun beş albümden oluşan kataloğu, groovy pasajlar ile dönüşümlü olarak patlayan vuruşlar ile ekstrem müzik hayranlarına şiddetle tavsiye edilir. İdolleri Vader, Bolt Thrower ve Carcass’tan ilham alan Kiel’li ikili, death, thrash ve black metalin filtrelenmemiş bir karışımını dinleyenlerin kulaklarına sokuyor. Canlı performansları da bir death metal grubundan beklenecek kadar sert. 2022 yılında Wacken Metal Battle Almanya’yı kazandılar ve Almanya’nın en büyük ve en ünlü metal festivalinde performans sergilemeye hak kazandılar – eşi benzeri olmayan bir başarı hikayesi! Güncel albümleri “Infectious Vermin” ile şimdiye kadarki en sert ve akılda kalıcı materyallerini sunuyor.
ALCHEMISTS İsviçreli bir Progressive Metal grubudur. Grup gitarist Marc Chevalley (ex-Make Me A Donut) ile birlikte basçı Yoann Maillard (Path Of Desolation), davulcu Thomas Giroud ve solist Julen Ibarrola’dan (Ex-Buried Skies) oluşmaktadır.
Grubun kendine özgü müzikal tarzı death metal, progresif metal ve hardcore’dan esintiler taşıyor.
Mourning of the Heretic – Within The Night
Mourning of the Heretic İrlanda’nın kuzeyinden gelen bir metal grubudur. Müzikleri farklı etkileri ve türleri bir araya getirerek gotik korku unsurlarıyla zenginleştirilmiş karanlık ve tekinsiz bir sound yaratıyor.
İrlanda’nın kuzeyinden gelen ham, yeraltı, teatral dark metal. İlk albümleri “To the Shadows Betrothed” çıktı.
Liminalanimal
İskoç black/doom metal grubu olan Liminalanimal’ın 3üncü albümü Lamentations, Hauntogy records etiketiyle çıktı. Bu albümden iki adet şarkıyı aşağıda bulabilirsiniz.
Omega Purge – The Last Monarch’s Fall
Thrash metal, Omega Purge’ün yeni albümünde melodik death metal ile buluşuyor. Yaklaşan single’ları “The Last Monarch’s Fall” 29 Kasım 2024’te piyasaya çıkıyor ve güç, çürüme ve isyanın yoğun, karanlık bir odysseyini sunuyor.
Machine Head, Lamb of God ve Trivium hayranları, Omega Purge’ün ezici riffler, melodik hassasiyet ve içgüdüsel hikaye anlatımının kendine özgü karışımını hayata geçirirken kendilerini evlerinde hissedecekler.
Bu parça, insan hırsı, doğal yıkım ve uygarlıkların kaçınılmaz çöküşü temalarını işleyen yeni albümlerinin ilk single’ı olma özelliğini taşıyor. Omega Purge, “Ashes”, “From Genesis to Demise” ve “Bullets Whisper Deadly Lies ”ın da aralarında bulunduğu bir dizi marşı dinleyicilerle buluştururken, dinleyiciler durmak bilmeyen bir enerji ve akıldan çıkmayan melodiler bekliyor.
“The Last Monarch’s Fall” ayaklarının altında kaynayan isyana karşı kör olan çökmekte olan hükümdarların hikayesini anlatıyor. Bu bir isyan marşı, kibre karşı bir uyarı ve insanlığın kendi kendini yok eden doğası için bir ağıt.
