KritiklerÖne Çıkan

Brodequin – Harbringer of Woe (Albüm İncelemesi)

Seaons of Mist Records – 2024 – Amerika Birleşik Devletleri

Bana göre brutal death metal iyi yapıldığında keyif alınabilecek bir tür. Eğer yaptığınız işte iyi değilseniz, ‘müzik’ adı altında bir kakofoniye hizmet edebilirsiniz. Dolayısıyla bu metal türü, icra edilmesinin zorluğu nedeniyle, sahnede uğraşması ve isim yapması zor bir tür. Üstüne üstlük görsel ve söz anlamında Gore temalarının hakim olduğu bir sahnede logosundan artwork’üne kadar öne çıkacak bir ambalaj sunmak zorundasınız ki binlerce grup arasından fark edilebilesiniz.

Söz konusu brutal death metal olduğunda en iyi örnek Suffocation‘dır. Blast/hyper beat’lerin atası sayılan fikirlerden sorumlu, deyim yerindeyse tür belirleyici bu grup elbette öne çıkan bir örnek. Ancak Spawn of Possession, Defeated Sanity, Disentomb ya da Afterbirth gibi gruplar da bunu fark edilir bir şekilde yapmayı başarmış, diğerlerinden sıyrılan başlıca örnekler olarak gösterilebilir.

Benzer şekilde Brodequin de ilk albümlerinden bu yana logo, artwork ve şarkı sözleri açısından gözle görülür ve kulak tırmalayıcı işler yaratmayı başaranlardan. 2000-2004 yılları arasında üç tam uzunlukta albüm ve bir EP yayınladıktan sonra ortadan kayboldular. Hailey kardeşler tarafından 1998 yılında kurulan grup, 20 yıl sonra geri dönüş yaptı. Sahneye yeniden sağlam bir giriş yapmak için ne yapabileceklerini düşünmüş olmalılar ki, henüz 27 yaşında olan büyük bir yeteneği, davulcu Brennan Shackelford’u gruba dahil ettiler.

Sevgili dostum Bilge (Gorebringer, Daelkyr, Booze Serpent vs.) ile de konuştuğumuz gibi albümde davul ikinci bir gitar görevi görüyor. Brennan, müziğin yürüyüşünden ve ritminden sorumlu olmasını beklediğimiz davulu, müziğin ahengini etkilemek için kendine özgü bir şekilde kullanıyor ve bunu oldukça iyi yapıyor.

Albüm ilk şarkısından itibaren vurucu ve nefes almaya yer bırakmayacak şekilde başladığı gibi bitiyor. Albüm adından da anlaşılacağı üzere bir Woe harbringer mı bilmiyorum ama çoğu yerde yaratmayı başardıkları ürkütücü atmosferle dinleyiciyi dinlerken ağır bir ruh haline soktukları kesin. Elbette işkenceyi ya da cinayeti yüceltmiyorlar. Adlarını bir Ortaçağ Fransız işkence aletinden almalarından da anlaşılacağı üzere, insanların birbirlerine büyük kötülükler yapabileceklerini anlatıyorlar. Bazen bunu yaparken akla hayale gelmeyecek yöntemlere başvurarak birbirlerini acımasızca yaralıyor, hatta cezalandırırken vicdanlı/barışçıl bir ölüm yerine acılı bir son hazırlayabiliyorlar. Bunu yaparken de dinleyiciyi şok edici bir korku filminin yapacağı gibi harap bırakmayı başarıyorlar.

Sonuç olarak, baştan sona sertliğin sınırlarını zorlayan ve türün dinamikleri içinde kalarak bu kadar etkili olmayı başaran emektarların 20 yıllık tecrübesini yansıtan çok iyi bir brutal death metal albümü.

8,5/10

Bu albüm incelemesi İngilizce dilinde Metal Inspire sayfasında yayınlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu