Röportajlar

ALGAION

Öncelikle teşekkür ederek başlamak istiyorum.. Son on yıldır ortalıkta yoksunuz bu kadar ara vermenizin sebebi nedir?
Mathias: The Herostratic’i piyasaya sürecek olan şirket iflas edince gruba olan ilgimiz kaybettik diyebiliriz. Ama o günler geride kaldı, artık bize tam destek sağlayan Pulverised var ve her şey yolunda.

Grup 3 kişiden oluşuyor her birinizin birçok yan grup projesi var, bunlar devam edecek mi? Ve benim için bu projelerden en önemlisi olan ‘’Algaion’’ albümlerini on yılda bir mi dinleme fırsatım olacak?
Grupta tek yan projesi olan Mårten var, o da Arditi’de. Albümleri hazır ve piyasaya sürülmeyi bekliyor. Benim aktif olarak Algaion dışında diğerleriyle ilgim yok. Ve Robert’ın grubu Corporation 187 de ara verdi sanırım. Yani hepimiz aşağı yukarı bütün dikkatimizi Algaion’a vermiş durumdayız.

‘’Exthros’’ oluşumu hakkında nasıl gelişmeler yaşadınız?
Stresliydi. Hehe 🙂 2008’in başlarında birkaç label’a 3 şarkı yaptım ama Ocak 2009’da sıra Exthros’un kaydına geldiğinde elimde sadece 5-6 şarkı vardı yani kayıt başladığı zaman bile çok gerideydim. Ama bizim çalışma tarzımız bu, yani 90’lardan beri hiçbir şey değişmedi.

Pulverised Records dağıtım yada promo konularında size tam destek veriyor mu?
Kesinlikle. Avrupa ve Amerika’daki promosyon kampanyalarını bizim adımıza kendilerinin yürüttüklerine dair kendilerinden haberler alıyorum. İlk defa böyle profesyonel bir şirketle çalışma fırsatı bulduk.

Sizleri için Rotting Christ grubunun önemini sormak istiyorum,müziklerinizde etkisini oldukça hissettim ve ayrıca albümde bir de RC coverı var.
Rotting Christ bu grubu kurmamın en önemli sebebidir. RC. ve Thou Art Lord 90’ların başında bizi oldukça etkilemişti. 92-93’te Marten’le o zaman çaldığımız gruba uymayan bazı riffler yapmıştım. "Yunan" tarzı riflerdi o yüzden biz de Algaion’u kurmaya karar verdik.
O iki gruba ithaf ettiğimiz Sign of Evil Existence ve The Era of Satan Rising coverlarını yapmaya karar vermek bizim için basit ve doğal bir seçimdi. Rotting Christ olmasaydı Algaion da olmazdı.

Håvard Ellefsen (benim için özel bir müzisyen) bir dönem grupta bulundu, devam etmeme sebebiniz nedir?
Aslında o bizim grupta hiç yer almadı. Bu soruyla çok sık karşılaşıyorum. Kendisi Mårten ve benim arkadaşımızdı. Ondan 1994’te canlı bir konser için bass çalmasını rica ettik (sanırım) ve o da kabul etti. Konser gerçekleşmeyince o da grupta hiç çalmamış oldu. Ama bu soruyu sık sık duyuyoruz.

Peter Tägtgren gibi efsane bir isimde bir dönem sizinle çalıştı. Hypocrisy grubu ile ilişkileriniz nasıl? (selam iletmenizi isteyebilirim belki 🙂 )
Önceleri Hypocrisy’de gitar çaldığım için 1995-2002 arası iki grup arasında iyi ilişkiler vardı diyebilirim. Peter’la eskisi kadar sık görüşmüyoruz ama irtibatı da koparmış değiliz. Hypocrisy ve Pain ile çalmak bir harikaydı. Bir sürü güzel anım oldu. Bir sonraki görüşmemizde selamınızı kesinlikle ileteceğim.

Her gün yeni grupların çıktığı Kuzey Avrupa metal müzik piyasasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dürüst olmak gerekirse artık İskandinav piyasasını pek takip etmiyorum. Galiba son zamanlarda benim ilgimi çekecek eserler ortaya çıkmıyor. Sadece İsveç’te değil, genel anlamda. Artık pek Black Metal dinlemiyorum. 10 yıl önce beğendiğim gruplarla devam ediyorum. Örneğim Emperor’un In the Nightside Eclipse ve Rotting Christ’ın Thy Mighty Contract.

Konser ya da turne planı var mı ?
Aslında yok. Tekliflere elbette açığız ama an itibariyle bir turne veya konser arayışında değiliz. Neden Türkiye olmasın?

Kimleri dinlersiniz ve bunun müziğinize ne kadar etki etmesine izin veriyorsunuz?
Önce de söylediğim gibi. Eskiden dinlediğim şeylere devam… 1990’da çıkardıkları The Eye’dan beri güzel bir albüm yapamamış olmalarına rağmen gelmiş geçmiş en sevdiğim grup King Diamond’tır. En sevdiğim Black Metal grubu ise Dimmu Borgir’dir. Pek afili bir grup olmadığını biliyorum ama ben onları Stormblast zamanında sevmiştim ve bana kalırsa o zamandan beri çok sağlam albümler yapıyorlar. Zamanında çok iyi olmalarına rağmen, "melodik" grupları eski tarz kötü gruplara tercih ederim. Sanırım bu Algaion için yazdığım şarkılara da yansıyor.

‘’The last of cursed days’’ albümdeki favori parçam. Tamamen kişisel bir soru sormak istiyorum ; Bu albüm hakkında bilgi sahibi olmak isteyen birisine tek şarkı gönderme şansınız olsa hangisini seçerdiniz?
Zor bir seçim. Exthros’taki favori parçam Ruach Adversi ama gelmiş geçmiş en sevdiğim Algaion parçası Vox Clamentis MCD’den Cupidus Imperii. Sanırım seçimim bunlardan biri olur.

Sorularım bu kadar. Siz son olarak ne söylemek istersiniz?
Algaion’a gösterdiğiniz ilgiden ötürü çok teşekkür ederiz. Türkiye ile yaptığımız ilk söyleşi bu oldu. Eller havaya! Umarız yakında Türkiye’deki seyirciler için de çalarız.
 

Çeviri : Emre BEKMAN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu